24 Nisan..
24 Nisan 2021 Kıbrıs konusunda Annan planı öncesi yapılan toplu gösterilerin devamı niteliğinde olan bir başkaldırı mitingi idi.
Her ne kadar o günlerde toplanan kalabalığın altında bir sayı olsa da bunu gayet net olarak pandemi kaynaklı olduğunu ve uzak yerlerden gelenlerin sokağa çıkma yasaklarına takılması olduğu kesindir.
Bir kısım insan işte bu dönemde bu kadar insan bir araya gelir mi? Diye sosyal medya ve diğer yayın organlarında bu gösteriye gölge düşürmenin peşindedirler. Ama ayni insanlar Kıbrıs mücadelesini saçma sapan senaryo le aşağılayan diziye 400 kişilik kapalı salon galasına hiç söz söylememektedirler. İşlerine gelmiyor zaten.
Dünkü miting tam bir harikaydı ve katılım üst düzeydeydi.
Önce bu mitingi organize edenleri kutlamak isterim. Ancak benim da eleştirmek adına değil yapıcı bazı tespitlerim olacaktır.
Ben yazımın başında yazdığım gibi genel anlamda amacın Annan planı döneminde olduğu gibi ‘’Kıbrıs’ta barış’’dır.
O günlerde yaptığımız haraların bedelini hala daha ödüyoruz.
En büyük hatamız ‘’Sahiplenme duygumuz’’oluştur. Yani ‘’Büyük benim’’’’Ben sizi yenerim’’’’Biz olmasaydık’’gibi söylemler yine ortada dolaşmaktaydı.
Her kes istediği sloganı atabildi bu da güzel tarafı idi.
Temelde meydandaki her kes ‘’Birlik mücadele dayanışma’’Sloganını tartışmasız benimseyen bir topluluktu. Ama ne yazık ki meydana gelirken de bu birlik ve dayanışma içerisinde gelmedik. Küme küme pankartlar arkasında yürüyerek gelerek yine ayrıştık. Hepimiz birik diye gösteremedik.
Hâlbuki en ön sıraları sadece pankartlara ayırsak ve onların arkasında karışık olarak el ele kol kola mücadele dayanışması sergilemek çok mu zor.
İnanın bu kaynaşma bizi küçültmez yüceltir. Bir de birliktelik söylemlerle bir birimizi yüceltmek adına geliştirilirse işte o zaman gerçek anlamda
‘’BİRLİK MÜCADELE DAYANIŞMA’’ Gerçekleşir.
Tüm katılanları ve düzenleyenleri yürekten kutlarım.
Zaman bölünme değil
‘’BİR OLMA BİRLİK OLMA’’ Zamanıdır.
YAZIYA YORUM KAT