Dün, Bu Memleket Bizim Platformun yapmış olduğu eyleme katılmış olduk.

Partimiz TKP olarak yerimizi bir kez daha Dikili Taşta aldık. 

Mücadele etmezsek, yürüyüp de sesimizi çıkartmazsak, daha kötü günlere gideceğimiz kaçınılmaz bir gerçektir. 

Bu yüzden yaşanan tüm olaylarda suçluların üzerine gitmekten de partimiz TKP olarak asla ve katiyen ayrı durmamız mümkün değildir. 

Çünkü toplumun varlığı söz konusudur. 

Kendi insanımızın bu topraklardan azınlığa itildiğinin acı gerçeğidir. 

O yüzden yolumuz varolma yolundadır.

Yokolmayı asla kabul edip de izin vermeyeceğiz. 

Gelelim eylemimiz. 

Evet, bu eylem ‘müdahalelere hayır’ eylemiydi.

Çünkü gerçekten de her türlü müdahaleyi bu yarı bölünmüş ülke insanları olarak bizler yaşıyoruz. 

Her türlü baskı ve müdahale giderek de dozunu artırarak yapılıyor. 

Açıkçası insanlarımızın tükeniş söz konusudur. 

Bu nedenle eylemler giderek artarak devam edecektir. 

Bu yaptığımız eylem sembolik bir eylem olmuştur. Sanmasınlar ki buraya kadar. Bilsinler ki katlanmak suretiyle eylemler devam edecektir. 

13 Kasım'da İnönü meydanında büyük bir mitingimiz de yerine getirilecektir. 

Bu yaşananlara gözlerimizi kapatamayız.

Çünkü sonuçta ülkemiz ve insanımız söz konusudur. 

Yaşananlara duyarsız kalmayacağız ve bu  hükümetin bu toplumun ve ülkenin canına Ankara hükümetleriyle kıymalarına daha fazla  müsaade vermeyeceğiz. 

O yüzden toplumun yaşadığı umutsuzluğu umuda dönüştürmek için artık bunun kaçınılmaz olduğunu biliyoruz. 

Geçmişte hep bu sokaklara dökülerek mücadele verdik. 

O dikili taşın ağzı ve dili olsaydı tüm bunları haykırmış olacaktı. 

İnsanımız; o meydanlar da sadece ülkelerine, kendi geleceklerine ve de siyasal yapılarına müdahalenin vaz geçilmesi için toplanmıştır.

Bugün yine aynı gerçekle dikili taşta toplandık BMBP olarak. 

Tek gayemiz insanımız!

Yaşayacak bir yapının burada hakimiyet sürmesi ve de federal bir çözümün Kıbrıs'a sağlanmasıdır. 

Ülkede yaşayan bir yapı bırakmadılar. 

Kendileri ve bu ülkeye egemen olanlar hakimiyet kurmuşlardır. 

Bunları da yaratan TC devleti olmuştur. 

Burayı resmen işgal ve istila politikaları ile bir avuç insanımızın canına okuyarak her geçen gün de devam diyorlar. 

Bu yüzden toplandık. 

Bu yüzden mücadele diyoruz. 

Yaşamak istiyoruz. 

Esaret değil, işgal değil, insanca onurumuzla yaşamak ve var olmak istiyoruz. 

Bu yüzden artık yeter diyoruz!