Havalarında ısınmasıyla artık daha bir yaz havasına girmeye başladık. Daha doğrusu ilkbahar diyelim, daha yaz gelmedi ama yinede yazın ışıltısını biraz olsun hissetmeye başladık. Soğuk hava, yağmur, çamur çok fazla görmeyeceğiz. Yaz tatiliyle de çoğumuz   deniz, kum, güneş veya gezi aktivitelerine de başlayacak. Yıl içerisinde çalışıp, çabalayanlar  bu tatili hak ettiler. Hak etmeliler, kendilerine ödül vermeleri gerekir.

 Kendilerine nasıl zaman ayırabileceklerini düşünüyorlardır belkide…

      ‘’Biz yazın da çalışıyoruz. Tatile nasıl gideceğiz kardeşim ! ‘’diyenler için ise kızmamalarını istiyorum. Yaz, çalışanlar için de var. Bazen insanı hava bile dinlendiriyor. İçini ısıtıyor. İyi geliyor işte.. Şimdiden işe gitmeden önce veya zaman ayırabildiğiniz sırada, parkları, bahçeleri gezin. Ağaçları, çiçeklerin nasıl güzel açtıklarını inceleyin. Deniz varsa denizi, ırmağı, gölü bir akarsuyu, dağı, tepeyi bir gezin, göz gezdirin. Oksijeni içinize çekin. Yalnız da gidebilirsiniz, sevdiklerinizle birliktede olabilir. Doğanın huzuru ve sessizliği sizi dinlendirebilir, umut verebilir. Kendinizi stresli gelen sorumluluklarınızdan biraz olsun izole ederek, huzurlu olabilirsiniz. Telefonunuzu, kapatın ve doğanın ihtişamına kulak verin.   

      Şimdi de biraz bana kulak verin. En son görüştüğünüz bir kişinin gözlerinin rengini, gözlerinizi kapatarak düşünün… Evet düşündük. 1989 yılında iki kişi (kadın ve erkek) karşılıklı oturarak bir deney yapılmış. 48 kadın ve 48 erkek sonra bunu tekrar etmiş. Deney’de kadın ve erkekler 2 dakika boyunca birbirlerinin gözlerine bakarak kaç kere gözlerini kırptıklarının sayılması istenmiş. Deneyin sonunda bir anket yapılmış ve ‘’Karşınızda ki kişiyle daha sonradan görüşmek ister misiniz ? ‘’, ‘’Zaman geçirmek ve tanışmak ister misiniz ? ‘’ gibi sorular sorulmuş. İki kısım da görüşmek istediklerini, bu durumdan hoşlandıklarını söylemişler. Yani göz kontağı kurmanın ciddi manada sözsüz iletişim konusunda büyük önem taşımaktadır. Biyolojik olarak göz kontağı sağlayan kişilerde genellikle aşk ve korku ikilemlerinin yaşandığı söylenmektedir.  Eşdeğer cinslerle kurulan göz kontağında ise birbirlerine saygı duyulduğu ve iletişime açık olduğu görülmüştür.  Artık nasıl bakıyorsanız o size kalmış… İkisinde de kalbiniz daha hızlı çarpar, mideniz de bir değişiklik olabilir. Yaz için de güzel bir iletişim ve yeni insanlarla tanışma düşünceniz olabilir. Karşınızdakini iyi dinleyin, ne demek istediğini anlamaya çalışın. Önyargılarınızdan kurtulun ve karşınızdakini dinlerken mümkünse biraz yorulun ve karşınızdaki  anlatırken ne söyleyeceğinizi düşünmeyin. Spontan ve empatik olun. Kendilik Psikolojisi kurucusu Heinz  Kohut  insan iletişim kurmaya mecbur olduğunu söymektedir. İletişim kurun ve mutluluklarınızı, hüzünlerinizi paylaşın. Bu size iyi gelecektir. Unutmayın doğru iletişim, zevkinize göre yaşam ve sağlık, sizi işinizde de ilişkilerinizde de başarılı yapacaktır. Hoşunuza gidecektir. Baharlar güzeldir, baharı yaşamaya çalışın. Önyargılarla ise baharın kokusunu kaybetmeyin. Çiçekleri çürütmeyin.

Utku TÜRKMENERİ

Psikolog- Psikoterapist