Dün çağrısı kendilerini demokratik örgüt olarak tanımlayan halkın iradesi ve çalışma hayatını temsil ettiklerini iddia eden her Siyasi Parti ve Sivil Toplum Örgütlerine de duyurularak ve davet edilerek gerçekleştirilen bir eylemdi.

Bundan önceki eylemlerden tek farkı bu kez Meclis önüne değil gerçek sorunu teşkil eden Elçilik önüne yürünüleceği idi.

Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde itibaren artık perde arkasından yürütülen müdahaleler açıkça ve fütursuzca yapılarak Cumhurbaşkancığı makamı, hem de Başbakanı seçecek bir partinin Başkanlık seçimine açıktan müdahale edilmiştir.

Sonrasında oluşacak Hükümeti ve Bakanlar ile Bakanlıklar da onların doğrudan müdahalesi ile oluşturulmuştur.

İç yönetimde artık tamamen Bakanlar değil görevliler vardır.

Dış politikaya gelince seçtirttikleri Cumhurbaşkanı ile bu güne kadar masada görüşülen ve BM’ye göre garantörlerin uzlaşmasına kalmış Federasyon tezi terk edilerek. Toplanacak 5+1’i Kıbrıs Türkünün temsilcisini dışlayarak ve bir sözcü gibi kullanarak 4+1 şekline dönüştürmüşlerdir.

Biz bu düzeni ve bu şekilde yönetilmeyi reddedenleriz.

Dünkü katılımı eleştirenler, birçoğumuzu klavye kahramanı ilan edenlere açıkça soruyorum.

Böylesi bir eylemin altına imza koymaktan bile imtina eden CTP-TDP onlara bağlı sivil toplum örgütleri, Çalışanın esenliği için mücadele ettiğini iddia eden KITAMS, KTOEÖS, DEV-İŞ gibi Sendikal Platformdaki sendikalar neredeydiniz?

Cevabını ben söyleyeyim Düzeni korumak için mücadele edenler ile birlikte ayni terminolojiyi kullanarak ‘’Bunlar bu kadar mı? Diyorsunuz.

Bu düzeni koruduğunu açıkça söyleyenlerden tek farkınız kibiriniz, büyüklük kompleksiniz.

Sizler hala daha kendinizi Halkın yanında olan en büyük partiler, sivil toplum örgütleri ve Sendikalar olarak görüyor ve temsil ettiğiniz halkı kandırıyorsunuz.

Sizler Hükümette olduğunuzda halk adına ne kazandırdınız,siz sendikalar çalışan ve emekçiler adına onlara ne kazandırdınız?Eylem yatığınız günlerde onlara günlüklerini ödemeyecek olsanız yanınızda kaç kişi bulursunuz?

Siz Mecliste olan Partiler mecliste konuşarak ve kavga ederek bu düzene değil muhalefet bizim gibi mücadele edenlere sadece paranga olmaktasınız. Çünkü Mecliste bu şekilde davranarak sadece koltuk sırasının size gelmesi için mücadele vermektesiniz. Bunu da yaşayarak hiçbir şeyi değiştirmeye muktedir olmadığınızı yaşayarak gördük.

Yakalandınız beyler takke düştü kel göründü artık. Kendinizi artık saklayamazsınız.

Artık siz sırasını bekleyen Siyasi parti, Sendika ve sivil toplum örgütlerisiniz.

Meclisteki partiler Bizi eleştirerek büyüklük taslayacağınıza önce mecliste ettiğiniz yemine sadık kalarak bizlerin yanına geliniz ki sizin güdümünüzdeki sendika ve sivil tolum örgütleri da sizin hışmınızdan kurtulup yanımıza gelsin.

El ele kol kola yürüyelim ve birbirimizi sokakta bulmadığımızı haykıralım. Bu güzel vatanımıza sahip çıkalım.

Yoksa sadece biz değil siz de dâhil hepimiz kaybedeceğiz.