Cumartesi günü yani 24 Nisan 2021 tarihinde toplandık Peyak yolunda...

Akın akın insan seli doldurdu Peyak yolunu...

Artık orası sığmadığı için bizleri başladık yavaş yavaş İnönü meydanına akın etmeye...

Evet, halkın güçlü seliydi bu...

Barış isteyen halkın kalabalığıdı bu...

Gerçek halkın iradesi akın etmişti...

Akın etmişti ki görmeyen duymayan kulaklar duysun diye...

Duydular, gördüler, hem de en güçlü bir şekilde...

Her türlü baskıya rağmen yine de bu halk geri dönmedi...

Çıktı meydan...

Aldıkları 50 kişilik katılım kararını bu halk dinlemedi bile...

Neden dinlesin ki...

Neden kendi geleceğine sahip çıkmasın ki...

Olacaksak korona olalım dedik...

Vatanımız, geleceğimiz, elden gidecek ve biz Koronaya karşın sokacağa dökülmeyeceğiz öyle mi?

Bizleri zaten her gün öldürüyorlar...

Varsın koranadan ölelim öleceksek dedik ve varlığımız için İnönü meydanını hınca hınç doldurduk işte...

Sökmedi onların 50'den fazla katılacaksınız yasağı...

Döküldük işte...

Korkmadık...

Yılmadık...

Evimizi sahiplenmek adına onlara meydanı bırakmadık...

Çünkü kavgamız var....

Çünkü çocuklarımız var...

İnsanca yaşama hakkımız var...

Dünya da yer alma hakkımız var...

Esaret içinde değil, dünya hukuku içinde dünyalı olma hakkımız var...

Demokrasiye ihtiyacımız var...

Özgürlüğe ihtiyacımız var...

Evet...

Seçimlerimize müdahele edenlere karşın döküldük İnönü meydanına..

Onların değil, bizlerin bu ülkede söz sahibi olacağını haykırdık bir kez daha...

FEDERAL çözümün bittiğini ve artık da görüşmeyeceğini söylenenlere o meydan o kalabalık bir kez daha bunu yapmazsınız diye haykırdık...

Evet, aynı saatte Güney Kıbrıs'ın diğer yarısı olan Lefkoşa'da ülkemizin birleştirilmesi için haykırdı tüm barış ve çözüm yanlısı Kıbrıslı kardeşlerimiz...

Ne güzel değil mi?

İnsanlığın en güzel yanı işte budur...

Birlik içinde ortak evimizin birleşmesine karşın sokağa dökülmemiz...

Emperyalizme karşı yeter demek...

Böl ve yönet diyenlere yeter artık demek...

Evimizin efendisi ne İngilitere, ne Yunanistan, ne Türkiye, ne de diğer güçlerin olamayacağını böylelikle göstermiş olduk...

Hayırdık Ankara elini yakamızdan çek...

Haykırdı TATAR bizi temsil edemez diye...

Kahrolsun Faşizim dedik...

Onlara geçit vermeyeceğiz dedik...

Burası Erdoğan'ın çiftliği değil ve olmayacak da...

Anayasa mahkememize emir yağdırıp da tehdit edemeyeceğini bir kez daha binlerce insanımız orada hep ağızdan haykırmış oldu Erdoğana...

Evet, dünya bu güçlü halkın iradesini bir kez daha görmüş oldu...

Erdoğa'nın ülkemize atadığı kayyum Tatar ile burayı vilayet edemeyeceğini de meydanda göstermiş olduk...

Sonuç olarak...

Ülkemizi vilayet ettirmeyiz!

Biz kararlıyız...

Bu ada ortak vatanımızdır!

Ortak vatanımızı ve geleceğimizi kurtaracağız!

Susmak, boyun eğmek yok!

Biz bu topraklarda hep vardık, hep de var olacağız!