CTP, HP, TDP ve DP onlarda ayni!
Dün itibariyle dört parti koalisyon için resmi olarak görüşmelerini tamamladılar. CTP genel merkez binasında yer alan bu görüşme, Genel Başkanlar tarafından gerçekleşti. 4'lü koalisyon hükümeti için hazır oldukları dile getirildi.
Peki, bu koalisyon hükümetinden ne çıkar dersiniz?
Yada bu hükümet halkın yararına bir şeyler yapmak için mi gelecek?
Genellikle bana herkes her zaman peşin hükümlü oluyorsun diyorlar.
Evet, ben yaşadığımız bu düzende her zaman nelerin döndüğü ya da nelerin yapıldığını bilmeyecek kadar değilim. Burası avuç içi kadar bir yer. Kimin ne yaptığı ya da yapmak istediği anında ortaya çıkar. Yani burası her zaman için her gelenin devamında hareket ettiği ve değişik bir anlayışın yaşanmadığı bir gerçektir.
Kurulan bütün hükümetler kurulduğu günden itibaren diğer hükümetin bıraktıkları ile yoluna devam eder. Bu yüzden bu ülkede kim, hangi siyasetçi hükümet'e geldiginde farklı olduğunu gösterdi?
Ha gösteren olmadı mı?
Oldu.
Zamanında UBP-TKP koalisyon döneminde TKP olmuştu.
Türkiye'nin dayatma protokollerine karşı çıkarak, bu hükümet oyununda yer almayıp istifa etti.
Her neyse...
Bu dörtlü koalisyon hükümet'i ne yapacak?
Sendikal hakların ileriye götürülmesine evet mi diyecek?
Hayır.
Laik ve de demokratik bir eğitim için çağdışı olarak kurulan Hala sultan Ilahiyat okulunun kapısına kilit mi vuracaklar?
Anayasa diyor ki laik ve de çağdaş bir eğitim!
Peki, bu çağdışı eğitim sonlandırılacak mı?
Hayır!
Hatta daha da artarak çoğalacaktır.
Ve tabi ki kurdele kesme de de dört partide yer alacak, tıpkı zamanında CTP Genel Başkan ve de Başbakan Yorgancıoğlu'nun açılışını yaptığı Hala sultan ilahiyat okulu gibi!
Bunları hepimiz yaşadık ve gördük. Yani böyle bir tabloya bakıldığında ve böyle bir partinin tekrardan hükümet olması söz konusu olurken, farklı bir anlayış ortaya çıkar mı?
Maalesef hayır!
Ankara'nın dayatma protokollerini kabul etmeyecekler mi?
Mesela Serdar, ya da Erhülman.
Serdar zaten kendini daha düne kadar Ankara'nın protokollerine atığı imzaları ile kanıtlanmıştır.
Peki ya CTP'de zamanında hükümetteyken imzalar atmadı mı?
Attı, hem de fazlasıyla!
Emekçilerin her türlü zararına ne varsa CTP'nin imzası var.
Peki, Kudret yok imzalamam mı diyecek, o da demez!
Zaten şöyle bir seçim kitapçığına bakarsanız Ankara der de başka bir şey demez Kudret.
Ve devam edelim.
Hangisi KIB-Tek'in kapanmamasına hayır diyecek?
Hiçbiri.
Hepside kablo ile Türkiye'den Elektrik gelmesine dayatma protokolü ile evet diyecekler.
Polisi sivil otoriteye bağlarlar mı?
Bankaların döviz yükselmesi karşısında borçlu insanları nasılda yiyip bitirdikleri bir acı gerçektir. Peki, buna dur mu diyecekler mi?
Ya peki, Asgari ücret?
O yine sefalet ücret kalacak!
Vergi vermeyen sermayeye ne olacak?
O da yine aynı şekilde devam edecek!
Trafik?
Yollar?
Yine can alacak!
Göç ne olacak?
O da devam edecek!
Türkiye'den yeni vatandaşlar gelir değil mi?
Çevre yine katletilmeye devam edilecek!
Dağlar oyulacak, betonlaşma devam edilecek!
Peki, müşavirler ordusuna devam edilmeyecek mi?
Dört partide kendi partisini müsteşar yapmayacak mı?
Yapacak ve bu paraları da yine bizler ödeyeceğiz!
Evet sevgili okuyucular, daha çok şey var yazmaya ama yazmakla bitmez bunlar.
O kadar çok şey var ki bu kirlenmiş düzende, bunları yazmam için ömrüm yetmez.
Her neyse...
Kısacası bu dörtlü koalisyon düzene devam diyerek gelecektir.
Ve, hep kazanan sermaye olacaktır.
Emekçiler hep ezilmeye, hep yok olmaya devam edecektir.
YAZIYA YORUM KAT