Şöyle bir hatırlayalım. 

Kapalı Maraş’ın bir kısmını gezi amaçlı olarak açmışlardı. 

Ve açılışta da şu ifadeyi de kullanmışlardır: 

“Mülkiyet hakkına ve uluslararası hukuka saygılı olarak yasal sahiplerine devretmek”

Evet, açıkçası bunu dile getirmişlerdi.

O zaman bunu açıklayan yönetimin gerçekten de bunu istediğini ve bunun için hareket ettiğini ben o zamandan gelsin hiç öyle olmadığını belirtmiştim. 

Ve bugün de ne acıdır ki öyle olmadıklarını görüyoruz. 

Yani samimiyet yok!

Peki ne var?

İşgalin devamının sürdürülmesi!

Şimdi Kıbrıslı Rum liderliğinin teklifini niye kabul etmiyorlar? 

Çünkü İşgalin devamının sürdürülmesi söz konusudur. 

Başka türlü de anlamak kesinlikle mümkün değildir. 

Her neyse.

Rum Liderliğinin teklifine bir bakalım neydi bu teklif diye. 

Bu teklif, Maraşa karşılık Ercan hava limanının ve Mağusa Limanının dünyaya açılmasıdır. 

Açıkçası uçuşlar doğrudan sağlanmış olacak ve bunun yanında da doğrudan direk ticaretin geleceği söz konusudur. 

Yani ülkenin ve insanın menfaatleri için geleceği için bir büyük kurtuluşun olacağıdır. 

Yapılacak olan şey Kuzeyinde gerçek anlamda turizimde dünyaya açılmasıdır. Yani bir başka deyişle, kumar veya mafya turizmi değil, gerçek anlamda turizimin söz konusu olacağıdır. 

Önemli olan Avrupa Birliğinin ve Birleşmiş Milletler'inin işbirliğini görmesidir.

Açıkçası bizlerin varlığını sürdürmesi, yoğun bakımdan kurtulması, yani nefes alacağımızın gerçeğidir. 

Bundan daha iyi ne olabilir ki.

Yapılan bu öneriye sıcak bakılmalıdır. 

Hatta derhal kabul edilmelidir. 

Ama bakıyorum da işgal düzeninin devamına evet diyerek ve mafyanın da burada devamının sağlanmasını isteyenler, yapılan teklife hayır diyorlar!

Böyle bir anlayış kime hizmet eder? 

Tabiki de topluma değil!

Düzenin devamına ve uluslararası hukukun dışında kalarak her türlü kirli işlerin devamının sağlanmasına hizmet eder. 

Yapılmak istenen budur açıkçası!

Yasa dışılık devam etsin!

Buraya egemen olanlar da bu şekilde egemenliklerini hep sürdürmüş olsun.

Ülke insanı yok oluyor, olsun. 

Göç ediyor, etsin. 

Maraş, Birleşmiş Milletler’e devredilecek ne var ki bunda?

Zaten Maraş, Maraş olmaktan çıkmıştır. 

Hem burda ne var ki.

Türkiye de BM üyesi değil mi?

Neden bu korku? 

Nerden korkuyorlar? 

Anlaşılan başta da yazdım, işgalin devamıdır istedikleri!

Hem toprağın işgalini elde tutmak, hem de her türlü kirli işleriyle rant etmeye devam etmektir. 

Bir de sürekli bir şekilde bizdeki yönetim,

"Egemenlik" kavramını her zaman öne sürüyor.

Ne kadar egemeniz ya da egemen miyiz? 

Buraya egemen olan Türkiye değil mi?

Bal gibi de öyledir!

Ve bugün “Maraş'ı, Mağusa Limanı'nı ve Ercan Havaalanı'nı Türkiye'nin yönetimine devrediniz” denilse, inanın ki bunu yaparlar. Yani kesinlikle demezler egemen bir devletiz de bunu kabul etmeyiz. 

Tatar, başta olmak üzere ve yönetim bunu anında kabul etmiş olur.

Ama Avrupa Birliğine ve BM'ye gelince egemen devletlik tasalarlar ve dünyayla bütünleşmeye karşı çıkarlar, ama Türkiye'ye ilhakı kabul ederler!