Yıllar önce resen vergilendirme devlet maliyesini haksız kazanç ile aldatmaya yönelik beyanlara uygulanan bir vergi sistemiydi. Ticaret dairesi, Maliye ve Belediye ekipleri piyasa denetimi yapar haksız karları sorgular, Maliye ayrıca kendisine sunulan bilançoları da incelemeye tabi tutardı. Resen vergi bu amaçla çıkartılan bir yasaydı. Sonra bu uygulamadan vazgeçildi, Piyasa denetimi kaldırıldı, tüccara bilanço muafiyeti getirildi (Sözde şüphe duyulursa sorgulanacak)bilançoda kullanabilecekleri muafiyet öğeleri hat safhaya ulaştırıldı. Böylece resen vergi küçük esnafın ve üreticinin başına kaldı. Çok merak ediyorum bu fiyat denetiminden sonra kaç tüccar ve ya işyerine Resen ne kadar vergi tahakkuk edecek.

Mevcut verilere göre Türk Lirasının dövizlere karşı değer kaybı % 22 dolayında.

Piyasalarda yıllık zam oranları % 300’ü geçti, Yıllık hayat pahalılığı buna rağmen ancak % 100’ü aştı.

Somut olarak ortada görünen haksız kazanç yolu ile hem Maliye hem vatandaş denetimsizlik nedeni ile soyulmaktadır.

Bu denetimsizlikten en fazla mağdur olan dar gelirli vatandaşlarımız olmaktadır. Bu haksız kazançların yarattığı enflasyon % esaslı ödendiği müddetçe de açlığa mahkûm edilmektedir.

Çalışma Bakanı bütün imkanlarımızı kullanarak asgari ücreti net 11 000 TL’n,n üzerine çıkardık diye sevinirken kendi maaşına yapılacak 24 000 TL üzerindeki zammı az görmektedir.Yıllardır yüksek enflasyonlu para birimi kullanılarak sömürülen emekçinin derdini çözecek Hükümet da çıkmamıştır.

Her yasayı Banka ve Zenginlere daha fazla kıyak olsun diye çıkartan Hükümetler taraftarlarını da üçlü kararname ve çeşitli atamalarla beslenmektedirler.

Enflasyon, döviz ve resen vergi işte bu kesimi nemalandırmadır.

Siz bunları sorgulamadan yine oy vermeye devam ediniz. Layık olduğunuz gibi yönetileceğinize eminim.