1. YAZARLAR

  2. Zafer Kurtuluş

  3. Felakete karşın yıkım!
Zafer Kurtuluş

Zafer Kurtuluş

Yazarın Tüm Yazıları >

Felakete karşın yıkım!

A+A-

Bakınız cumartesi günü yağan yağışlarda diğer yağan yağışlar gibi normal yağışlardı.
Yani işte aşırı yağışlar nedeniyle ortalık battı herşey telef oldu diye bir şey söz konusu değildir.
Tabii ki yine birçok insan mağdur olmuştur. Birçok ev su içinde kaldı. Eşyalar kullanılmaz, yani halk büyük bir mağduriyet yaşamıştır.
Bu insanların tazmin edilmeleri gerekir. Daha önce de yer alan birçok mağdur aileler gibi şimdide yine mağdur birçok aile vardır. 
Bir yara sarılmadan başka bir yara ortaya çıkmıştır.
Kolay değil tabii ki bunların sarılması. Sonuçta para gereklidir. Devlet bunları da mecburdur karşılasın.
Birçok gazete KKTC’yi etkisi altına alan aşırı yağışlar, birçok bölgede mağduriyete neden oldu dedi.
Mağduriyet doğruda aşırı yağış denmesi doğru değildir onu belirtelim. 
1974 öncesi yağışlara baktığımızda yaklaşık hiç durmadan iki hafta yağış görürdü buraları. Bu yağışlara göre de ne bir yer batar, ne de bir ev su altında kalmış olurdu. Oysa bugün halimiz ortada ve aşırı yağış diyorlar. Böyle bir şey söz konusu değildir. Yağan yağmurlar normal yağmurlardır.
Köyler, şehirler su baskınına uğruyor. Cumartesi yine böyle bir durum yaşadık. Vatandaşlar bu durum karşısında araç içerisinde mahsur kaldı. Sivil savunma ekipleri müdahale etmeseydi birçok insan boğulmuş olacaktı. Birçok araç da suların altından yine sivil savunma tarafından kurtarıldı. 
Peki ya polisler? 
Onlarda yollarda gerekli önlemleri aldılar. Devlet görevlileri çok uğraş vermiş oldular vatandaşın güvenliği açısından! Yani polis ve diğer sivil savunma teşkilatı da gerekeni anında yerine getirmemiş olsaydı ya da yeteriz kalsaydı vatandaşın durumu ne olacaktı bir düşünün. 
Evet hiç de iyi olmayacaktı açıkçası.
Bu yüzden görevlerini yerine getiren bu çalışanlara vatandaşlar olarak teşekkür etmemiz gerekir.
Her neyse.
Bunları defalarca yaşıyoruz ve sonuç olarak hükümet edenler gereken önlemi, tedbiri ne yazıktır ki yerine getirmeyerek tekrardan bir felaketin eşiğine gelmiş oluyoruz.
Hükümet söz verir, fakat o söz o an söylenir ama aradan geçen günler aylar neticesinde gerekenler yapılmaz. 
Bugün yine böyle oldu.
Gerekli önlemler alınsaydı bunlar yaşanmış olmayacaktı. Ama hükümet banane dedi ve yapmadı.
Hatırlayalım 2010 yılında Güzelyurt’u da etkisi altına alan büyük sel felaketini.
Aradan koskoca 8 yıl geçti. 
Peki ne oldu?
Hiç bir şey yapılmadı.
Ne önlem, ne de çare üretildi.
Ve bugün yağan yağmurlar karşısında toplum olarak korkar hale gelmiş olduk doğal olarak. Yağmura teslim oluyoruz. Çünkü o yağmurun akışını( her türlü dere yataklarını) devlet olarak kapattık. 
Söyleyin suyun akışı nereden geçecek ki yerini bulup aksın?
Mümkün değil ve bu nedenle her yer bu şekilde su altında kalmış olur. 
Olur, çünkü sen suyun önünü kestin ve evler apartmanlar yaptın. Derelerin içini dolduranlar ve tabi ki bunlara izin veren hükümet edenler derhal yıkım yapması gerekir ki yağacak yağmurda felaket artık yaşanmasın. 

Ama nerede böyle bir zihniyet? 

Böyle bir irade?

Kamu yararı için hiç bir şey yapılmıyor.
Ve devam yaşıyoruz felaketleri! 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.