Lapta başpınar yavuzlar mahallesi yolunun ne hale geldiğini geçen sefer yazmıştık. Yanlış yapılaşma yüzünden yağan yağışlar nedeniyle yıkıldı. Koskoca asfaltı yağmur alıp götürdü. Dağdan gelen yağış ve getirmiş olduğu büyük kaya parçaları ile olan her şeyi mahallede bulunan derenin içerisine götürmüş oldu. Koskoca ilkokul minibüsü yağan yağmur ve dağdan gelen kayalar yüzünden kullanılmaz hale geldi. Aynı zamanda derenin içerisine yıkılan yol nedeniyle selin de etkisi ile üç araç savrulmuş oldu. Araçlar iyi ki park halinde ve içerisinde insan da yoktu. Yoksa seyir halinde olunmuş olsaydı can kaybı da yaşanmış olacaktı. 

Yağmur eskiden de yağardır Lapta’ya. Zaten buraya bu yüzden başpınar adı da verilmişti. 

Yağış boldu. Hatta dağdaki kayaların üzerinden sürekli kışın hiç durmadan şelale gibi yağmur suyu akıp giderdi. Akan o kadar yağmurda hiç bir felaket söz konusu olmazdı. Çünkü suyun önü açıktı. Su yatakları, arkları, hep temiz haldeydi. Oysa bugün tam tersi ve dere yatakları pislikler içerisinde kapanmış, bunun yanında yapılan keyfi inşaatlardan dolayı suyun akışı kapanmış oluyor. Bu sebeple bugün bu şekilde tabiatın gücü bu şekilde kendini göstermiş oldu. Zarar büyük. Evlerin tahribatı da öyle olmuştur. Ev sahipleri giderilmiş oldu, ama bunun yanında bugün halen daha yıkılan yolun yapımı o şekilde üzeri toprak örtülerek öylece bırakılmış oldu. 

Yolun yıkılmasıyla yol daraldı ve iki aracın geçmesi mümkün değil ve de tehlike arz etmektedir. Dereye yakın hatta dere ile bir olan yolu belediye demir kazıklar çakmakla ve üzerine de zencir takarak sözde güvenlik sağlamış oluyor. 
Böyle güvenlik olur mu? 
Çocukların o yolu kullanarak markete ve hatta evlerine gittiklerinde yürürken oradan düşmeleri mümkündür. Çünkü hem gelen araçlar yüzünden daralan yoldan kayıp da derenin içerisine düşmeleri an meselesidir. Yani yolda güvenlik sayılacak bir yüksek duvar söz konusu olacağı yerde kazık çalışmak koşulu ile sözde güvenlik alıyor belediye.
Bu şekilde Belediyecilik mi olur?
Haziran ayı bitti ve halen daha bu yol bu şekilde terk edilmiş durumda. Büyük yüksek ağır vasıtaların oraya gitmesi mümkün değilken, tehlike yaratırken, bir bakıyoruz belediye büyük çöp arabasını çöp toplamak için oraya gönderiyor. Zaten yıkılan o yolun altı sağlam değil, hatta toprağın her an kayıp da çökmesi mümkünken belediyenin yaptığına bakınız. Çalışanların canlarını hiçe sayıyor. Bu yola kamyonlar  giremez diyen trafik levhası dikiyor, ama yine de çöp arabasını bu yolun içerisine çöp toplamaya gönderiyor.
Ne zaman bu yol yapılacak?
Kışın gelmesine ne kaldı?
Belediye başkanına sorsanız ki zamanında bu yolun bu hale geldiğinde sorduğumuz da aldığımız cevap biz belediye olarak bu işin altından çıkamayız demişti. Yani geçmiş belediye büyük borç bıraktı ve bu nedenle bu yolun da yapımı büyük para gerektirir demişti. Bunu biz asla yapamayız diyerek ancak devletin yapması ile mümkün olacak demişti. Hatta yaşanan o enkaz sonrası buraya gelen Girne, Güzelyurt belediyeleri bu yolun yapımı için yardımcı olacaklar demişlerdi.
Ne oldu peki?
Hiç bir şey!
Aynı şekilde hükümet edenler de söz verdiler.
Dörtlü koalisyon gitti ve yolda aynı şekilde bırakıldı.
Şimdi UBP ve ortağı HP var, onlardan da ne bir ses, ne de bir hareket görmüyoruz.
Peki, ne olacak?
Bu yolun yapımı bu kadar zor mu?
Devlet bu kadar aciz mi?
Gereksiz yerlere paralar akarken, neden bu yola para akmıyor?