Belediyelerde yapılmak istenen ne?

Açıkçası hazırlanan belediyeler yasası AKP ve Erdoğan rejiminin bir ürünüdür. 

Buradaki yönetim ise onların kuklası olduğu için bunu da kabul etmiştir.

"Belediyeler yasası" aslında kalıcı kılınmaya çalışılan "kayyum" rejiminin bir parçasıdır.

Belediyelerin birleştirilmesi yasası tam anlamıyla dayatma ve antidemokratik bir yasadır. Bu birleştirme yasası ile de esas hedeflerinin ne olduğu gerçeğidir!

Hedef nedir? 

Hedef, yönetimi merkezileştirmek!

Herşeyi bir yerde toplamak!

Bir yerde idare etmek!

Bunun bir diğer adı da tek adam zihniyeti veya tek adam yönetimi!

Demokratik toplumlarda bunlara kesinlikle yer yoktur ve olamaz da!

Buna kesinlikle şiddetle karşı çıktığımızı haykırmakıyız ve buna müsaade vermemeliyiz!

Bu yasayı reddetmek her yurtseverlerin görevi olmalıdır. 

Bizleri hiçe saymalarına artık müsaade vermemeliyiz. 

Cumhurbaşkanlığı seçimlerini hatırlayınız, nasılda o günden bu güne kayyum rejimini hayata geçirmişler. 

İşte oynanan bu oyun da yine bu kayyum rejiminin bir parçasıdır. Ankara'nın nasılda bizleri etkisiz hale getirmeye çalıştığıdır. 

Nerde Kıbrıs Türk liderliği? 

Kaldı mı böyle bir liderlik? 

Maalesef hayır!

Liderlik tasfiye edildi!

Ve Ersin Tatar da kayyum olarak atanmış oldu!

AKP ve Tayyip ne söylerse, ne emir verirse, atanmış Kayyum Tatar'da yerine getirmiş oluyor. Zaten kayyum demek, kayyum olmak budur. Verilen emirleri yerine getirmek, emir eri olmaktır. 

Peki hükümet işleri? 

Bakanlık atamalarında bile nasılda emir alındığı gerçeği.

Ya da parti iç işlerine müdahaleleri.

Hepside bir yerden yapılmıyor mu?

Tek elden meydana gelmiyor mu?

Yani Erdoğan rejiminden!

Ve bugün de yerel yönetimler!

Türkiye'de yer alan tek adam rejimi buraya elini öyle bir atıyor ki burada da aynı şekilde kayyum rejimi ve biat kültürü hızlı bir şekilde yerleştirilmeye çalışılıyor. 

Yani ne acıdır ki en ufak bir demokratik hak bile bizlere bırakılmak istenmiyor. 

Her türlü haklarında yok edileceği de aşikardır. 

Özellikle belediyelerle ilgili yasanın iradeye ve demokrasiye bir müdahale olduğuda bir ayrı gerçektir. Bu yasanın açıkçası emekçi ve halk düşmanı bir yasa olduğu da bir başka acı gerçektir! 

Bu yasayla toplu iş sözleşmesi fesh edilmiş olacaktır!

Bunun yanında yeni ve ağır vergiler de belde halkına getirilmiş olacaktır! 

Peki susup da kabullenmiş mi olacağız? 

Esarete boyun mu eyeceğiz? 

Hayır!

Bunlara karşın birlik olmalıyız!

Evet, belediye işçileriyle, halk ve demokratik kitle örgütleriyle birlikte bu dayatma yasa tasarısına karşı mücadele etmeliyiz!