Devlet okullarında yeni ders yılı başlıyor. Tarih itibariyle İlk okullar 16 Eylül, Orta ve Lise okulları ise 17 Eylül'de ders başı yapacaklar. 

Yapacaklar da nasıl ders başı yapacaklar öyle değil mi?

Sınıf sayısı yeterli mi? 

Okulların, sınıfların durumu ne?

Öğretmen ve hademe sayısı yeterli mi?

Okullarda yeterli derecede ısıtma sistemi var mı? 

Nasıl bir ders yılı olacak? 

Sorunlar çok! 

Herşey hemen hemen yetersiz durumdadır. 

Ve bu şekilde eğitim yılına gidilecek! 

Eksik öğretmen olduğu bir eğitim anlayışından nasıl bir eğitim çıkar ki?

Açıkçası başarısız bir eğitim söz konusu olur. 

Bu durum karşısında olan yine parası olmayan ve çocuğunu devlet okullarına mecburi gönderen insanlara ve onların esas çocuklarına olan oluyor. 

Parası olan çocuğunu özel okullara gönderiyor ve gailesi dahi olmuyor eğitim konusunda! Çünkü orda eğitim veriliyor. Öğretmen eksikliği yok! Hademe desen o da sorun değil! Özel Okullar hem temiz,  hem hijyenik hem de eğitim konusunda devlet okullarını kat kat geçiyor. Devlet okulları hep geriden takip ediyor eğitimi! 

Neden? 

Devlet okulları gözden çıkardı. 

Çünkü paralı eğitime bakıyor!

Paran varsa okursun deniyor. 

Sermaye ve devlet işbirliği sayesinde bu şekilde davranıyorlar. 

Sermaye kazansın yeterki! 

Devlet okulların eğitimi hem geriden takip ediliyor hem de yetersiz ve başarısız bir eğitim yaratılmak suretiyle yine sermaye anlayışında hareket edilerek dersaneler yaratılıyor. Başarısız eğitimi sayesinde devlet gidin dershanelere diyerek böylece anayasada yer alan beleş okuma ve de yeterli bir eğitim verme yasasını çiğnenmiş oluyor. Devletin kimleri koruyup kolladığı apaçık ortada gözler önünde!  

Özel dersanelerden memleket geçilmiyor ve devlet buna dur diyemiyorum. 

Rant haline dönmüş oluyor ne acıdır ki bu dershaneler! 

Evet, rant büyük ve devlet de bu ranta çanak tutuyor. Çocuklar dershane kapısına gitmeden üniversite kazanamıyor. Kazanamıyor çünkü devlet eğitimi bitirmiş okullarında!

Birkaç vurguncu ve talancı sırf kazanmaya devam etsin diye devlete okullarına bu şekilde sahip çıkmayarak onlara sadece hizmet devleti oldular. 

Peki eğitimden sorumlu bakan Nazım Çavuşoğlu, bunlara niye firsat veriyor? 

Niye rand sağlayan bu dershanelere dur demiyor. 

Neden devlet okullarına ve eğitimine sahip çıkmıyor? 

Neden herşey paraya dayandırılıyor?

Ver parayı git dershaneye ve kazan üniversite!

Olur mu böyle bir anlayış? 

Eskiden bizlere verilen eğitim ve herşeyi ile sunulan hizmet tam anlamıyla başarımızı getirmişti. 

Bugün ise bunlar yok!

O eğitimciler yok!

O anlayış yok!

Okul öğretmenleri bugün dersanelerden eğitimi mükemmel verecek ama okulda bunu yerine getirmeyecek!

Böyle eğitim mi olur? 

Böyle eğitimci mi olur?

Bakan Nazım Çavuşoğlu, bunları görmüyor mu?

Ne zaman bunları görecek çok merak ediyorum? 

Anlaşılan göreceği yok!

Hatta umurunda bile değil!

Ve bakınız bir de nasıl bir eğitim anlayışını ilk okullara taşımaya başlıyor. 

Bu nedenle bugün veliler, öğretmenler sendikası ve siyasi partiler bakanlık önünde Çavuşoğlu'nu protesto ettiler. 

Hem her şeyden yetersiz bir eğitim, hem  de laik dışı bir anlayışı kitaplara taşıyacak ve çocuklarımızın beyinlerini de o yönde eğiterek onları şeriat bir yapıya hazırlamış olacak Çavuşoğlu. 

Evet, yapılmak istenenlere asla ve katiyen izin vermemeliyiz diyorum! 

O yüzden her türlü direnişi hep birlikte toplum olarak göstermeliyiz!

Cehalete hayır demeliyiz!