Cumartesi sabahına kara bir haberle uyandık.  TKP Yeni Güçler Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Mertekçi elim bir trafik kazasında hayatını kaybetti…

Bu haber bütün TKP camiası için büyük bir acıyla karşılandı.

Tahsin Mertekçi, kendine özgün kişiliğe sahip bir arkadaşımızdı. Siyasetçi kimliği yanında sporcu kimliğiyle de tanınır ve çok sevilirdi.

51 yıllık yaşamı boyunca kendi için değil, toplumu için çalıştı didindi… Hayatında servet biriktiremedi, ama çok dost biriktirdi.

“Her ölüm zamansızdır” derler, ancak Tahsin’in aramızdan ayrılışı gerçekten zamansız oldu. Daha bu toplum için yapmayı planladığı çok projeleri vardı.

TKP yeniden kurulup TKP Yeni Güçler adıyla siyasal yaşamda yerini alırken, Tahsin Mertekçi de tereddüt etmeden TKP Yeni Güçler’den yana tavrını koydu.

Yapılan ilk kurultaydan sonra yetkili organlar oluşurken, 5 Genel Başkan Yardımcısından biri oldu.

TKP Yeni Güçler’in Güzelyurt başta olmak üzere, ülke genelinde örgütlenmesine elinden geldiğince katkı koydu.

Genel Başkan Yardımcısı olarak pek öne çıkmaz istemezdi. Bunun kendince önemli bir nedeni vardı. Yalova Spor Kulübünün Başkanıydı. Spora siyaset bulaştırmak istemeyen birisiydi Tahsin arkadaşımız. O nedenle partideki görevini öne çıkarmamaya çalışırdı.

Sporu çok seviyordu. Sadece başkanlığını yaptığı kulübün başarısı için değil, tüm spor camiasının başarısı için çalışırdı. Bu nedenle yardımına koşmadığı kulüp, destek çıkmadığı kulüp yöneticisi yok gibiydi. Özellikle sporcular arasında en sevilen kulüp yöneticilerinden biriydi hiç kuşkusuz.

Tahsin 2005 yılında yapılan milletvekilliği erken seçimlerinde milletvekilliğini kaybetti. Bunun nedeni o’nun başarısızlığı değildi. O dönemde TKP camiası içinde yaşanmakta olan örgütlenme şekliyle ilgili tartışmalar ve buna bağlı zaafiyet nedeniyle partinin ciddi şekilde kan kaybetmiş olmasıydı.

Milletvekilliği sona erdikten sonra Tahsin Mertekçi özel yaşamında ciddi sıkıntılar yaşadı. Buna karşın kimsenin önünde eğilmedi. Tüm güçlüklere rağmen ayağa kalktı.

Perşembe günü TKP Genel Merkezi’nde buluşmuştuk. Her zamanki gibi şakalaştık. Kahve teklifimi geri çevirdi. “Yarım saat geçmedi daha içeli” demişti. Demli çay içtik birlikte. Partiyi ve seçimleri konuştuk.

Aday oluyorsun değil mi diye sormuştum, “mesele aday olmak, ya da seçilip seçilmemek değil be Davulcu” diyerek yanıtlamıştı.

Ne kast ettiğini pekala anlamıştım ama yine de, ya neymiş mesele diyerek üsteledim. Güldü. “Ne sende, ne bende hiçbir zaman olmayan” deyiverdi.

Bu kez birlikte gülüştük.

Sohbetin o kısmını bağlayan yine Tahsin oldu. “Boş ver, bizde ne zaman para oldu ki zaten, biz de parasız yaparız gene…”

Işıklar içinde ol kardeşim.

TKP’liler ve sevenlerin seni unutmayacak. Gönüllerimizde yaşamaya devam edeceksin.

Mücadelen, mücadelemizdir.