Hükümet'e gelir gelmez ilk yaptıkları şey vatandaşın cebine saldırmak oldu.
Hem devlet çalışanların cebine, hem de emekli olanların cebine el atmış oldular.
Yıllardır vatandaşın cebine el atan UBP ve ona karşı kurulan HP partisi bugün çok iyi bir şekilde kollarını vatandaşın cebine el atmak için sıvamış bulunuyorlar.
UBP, HP ortak hükümet'i hayat pahalılığı için yüzde 2 oranında kesinti yapacağını söylüyor.
Bu kesinti hem çalışanlardan, hem de emekli olan insanlardan kesilmiş olacak.
Çalışan insanlar zaten her ay vergi olarak ağır bir şekilde kesintiye mahkum olurlarken, bir de bu şekilde yüzde 2 kesinti resmen bu insanları soymak anlamındadır. Hükümet edenler bu şekilde çalışan ve emekli olan insanları soymaya çalışıyor.
Ne demek hem vergisini fazlasıyla ödeyecek bu çalışanlar, hem de bunun yanında bir de yüzde 2 hayat pahalılığı ödeneği de bu şekilde ellerinden alınmaya çalışılacak.
Zaten piyasa pahalı, herşey bugün döviz üzerine hesaplanıyor ve vatandaş da bu piyasa karşısında zor baş etmeye çalışıyor. Bunun yanında yaşam için mücadele ediyor. Aile ve ev geçindirmek hiç kolay olmazken, bir de bu şekilde verdikleri üç kuruşa el atmaları bu insanların ekmeklerine iyice göz diktiklerini göstermiş oluyor.
Zaten UBP böyle bir partiydi, bir de HP de çıkınca emekçileri daha rahat sömürmüş oluyorlar.
Ne için kurulmuş oldukları bugün ortaya çıkmış oldu. 

HP dörtlü koalisyon hükümeti anlaşılan bu yüzden bitirilmiş oldu. Emekçilere saldırmak, onların ceplerine el atmak için.
Oysa bunlara hep karşı duruyordu HP!
Ne oldu şimdi?
Gerçek yüzü ortaya çıkmış oldu.
Çalışanlara düşman bir parti.
Emeğe ve emekçilere düşman.
HP'de sermaye yanlısı ve onların yolunda giden bir parti.
Sermaye ağalarına dokunmayan, onlardan vergilerini almayan, hatta bağışlayan parti olmuştur.
Hayatın zor olduğu, her şeyin bugün ateş pahası hale geldiği söz konusuyken, hükümet edenler bu insanların üzerine gitmeye çalışıyor. Onların ceplerine el atarak neyi kurtarmaya çalışacaklar ki?
Hiç bir şeyi.
Ha bir de bunların yanında ülkede yer alan asgari ücret olayı vardır. Bu ücret bugün hangi ailenin yaşamına yeterli oluyor?
Bu ücret açıkça bugün yeterli değildir.

Bu çalışanlar bu ücretle açlık sınırının altındadır!

Aldıkları ücret, ne mutfağa yeterli, ne aile geçindirmeye!
Ama hükümet edenler oralı bile değiller.
Sermaye kâr üstüne kâr, kazanç üstüne kazanç elde etsinler diye bu şekilde diledikleri sefalet ücretini hayata geçirmiş olurlar.
Sırf babalar kazansın.
Sırf emekçiler hep sömürülüp tükensin diye bu şekilde hükümet edenler hep geliyor.

Ne zaman doğru bir yönetim gelecek?

Evet.
Sermaye kuruş vergi ödemez ve zarar gösterirken, onların hükümet edenleri de bu zarara imza atarken, hep belli kesime dokunmuş oluyorlar.
Gelen hep ayni.
Korunan sermaye!
Sömürülen hep emekçi!