Toplum olarak kafamızı bütünüyle kuma soktuğumuz günler yaşıyoruz. Aylar süren seçim kampanyasından sonra şimdi de hükümet kurma tartışmaları tüm gündemi kaplamış durumda.

Güney Kıbrıs’ta da bir seçim kampanyası olmasına karşın kafalar pek de kuma sokulmuş gibi durmuyor. Adamlar bir devlet olmanın bilinciyle dünya ile olan ilişkilerini seçim kampanyasının dışında tutma becerisini gösterebiliyorlar. Doğal gaz arama çalışmaları gelişerek sürüyor. Uluslararası ilişkilerini her geçen gün geliştirmeye devam ediyorlar.

Güney’de Cumhurbaşkanlığı Seçimleri 28 Ocak’ta yapılıyor.  Birinci turda bitmeyecek gibi görünüyor. İkinci turu 4 Şubatta olacak. Sürpriz gelişme olmazsa Nikos Anastasiadis ikinci kez Cumhurbaşkanı seçilecek.

Anastasiadis’in ikinci görev süresinde Kıbrıs sorunu ile ilgili olarak nasıl bir tutum izleyeceğini kestirmek zor. Crans Montana’da kesilen müzakere sürecinin yeniden başlaması mümkün olacak mı, olmayacak mı o da pek belli değil. Kuzey Kıbrıs’taki durumlar da Crans Montana’dan bu yana değişime uğradı. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın müzakerelerin yeniden başlaması konusunda nasıl bir tutum içinde olacağı da bilinmezlerdendir.

4 Şubat’ta yapılacak seçimden sonra seçilecek yeni Kıbrıs Cumhurbaşkanının göreve başlaması ve Kıbrıs sorunu konusunu gündemine alması en azından 2 ay sürer. Nisan 2018 gibi konu netlik kazanır.  Kıbrıs’ın Kuzeyinde Cumhurbaşkanlığı seçimi Nisan 2020’dedir. İlk bakışta önümüzde 2 yıllık bir süre var gibi görülür. Ancak burası Kıbrıs’tır. Bir seçim demek en azından 6 ay hayat seçime endekslenir. Demem odur ki, Kıbrıs sorununa çözüm aranacaksa önümüzde en fazla bir buçuk yıllık bir süre vardır.

Tabii ki, araya başka seçimler girmezse. Kuzey’de oluşan yeni siyasi dengelere baktığımızda yeni seçimlere gebe gibi görünen bir tablo var. Ancak bunu konuşmak için çok erken.

Öte yandan Türkiye bir takım yeni gelişmelere gebe. 2019’da başkanlık sistemine geçiliyor. 2019’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin ön hazırlıkları şimdiden başlamış durumda. Mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan yine aday. Muhalefette görünmesine karşın AKP hükümetinin ve Erdoğan’ın destekçisi gibi faaliyet gösteren MHP şimdiden Erdoğan’ı destekleyeceğini açıkladı bile.

Türkiye bu günlerde yeni bir sınır ötesi askeri operasyona hazırlanıyor. Bazı siyasi yorumcular bu tehlikeli operasyonu da 2019’daki Cumhurbaşkanlığı seçimine bağlıyor. Şimdiki Cumhurbaşkanının 2019’daki seçimlerde seçimi kazanmak için böylesi bir başarıya ihtiyaç duyduğu yorumları dahi yapılıyor.

Hazırlıkları yapılan ve Suriye toprakları içinde bulunan Afrin’e yapılması öngörülen askeri operasyonun gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkan savaşın nereye doğru evrileceğini kestirmek pek kolay değil. Bir bataklığa dönüşmesi endişeleri yabana atılmayacak ölçüde.

Bütün bu hassas dengeler içinde Kıbrıslı Türk toplumu başını kumdan çıkarıp kendine barışçı bir gelecek kurmak için duyarlılığını ortaya koymak durumundadır.