15 Kasım KKTC’nin kuruluş yıldönümü.

Her yıl törenlerle kutlanır ve Büstlere çelenkler konur.

Dr.Küçük ve R.R.Denktaş’ın kabirleri ziyaret edilir.(Her ne hikmetse Osman Örek’in kabri ziyaret edilmez)

Remi geçit törenleri yapılır.

Gece de resepsiyon düzenlenir.

Bu yılki kutlama törenlerine bakalım.

Tayyip beyin karşılanması.

Birlikte tören kutlaması

Pandemi hastanesi açılışı

Maraş’ta piknik.

Tayyip beyin uğurlanması.

Günün anlamına uygun ne yapıldı?

Sadece Tayyip bey tarafından uygulanan program

Bu programın içinde ne Liderlerin kabirlerini ziyaret,ne de onları konuşma içinde birkaç kelime dışında anan var.

Gece resepsiyonu ise Tayyip beyin programına uymadığı için iptal. Yapılan onca şey çöpe.

Sonuçta biz KKTC’nin kuruluş yıl dönümünü mü kutladık? Yoksa Tayyip beyin adaya gelişini mi kutladık? Yoksa pandemi hastanesinin açılışını mı kutladık?

İşte gerek Tayyip beyin gerekse Tatar’ın övünerek seçildikleri birlikte kazandıkları KKTC Cumhur Başkanlığı makamının düşürüldüğü aciz durum.

Bütün bunların sonunda tüm dünyaya özellikle Amerika ve Avrupa Birliğine verilen net mesajlar

1. Maraş’taki mülk sahipleri AİHM’e gitmesinler Mal tazmin komisyonuna müracaat etsinler gereği yapılacaktır’’
2. KKTC benim yönetimim altındadır. Akdeniz’de en uzun kıyısı olan Türkiye’nin KKTC ile birlikte Akdeniz’de hakları vardır bu haklarımızı alacağız.

Kıbrıs Türküne da net mesaj sorunun çözümü benim sizin haklarınız benim hakkım.Yafta ve pankartlara da yazdırılmış..

Ben de bir Kıbrıslı Türk olarak Kıbrıs’taki haklar benimdir ve benim kalacak diyorum.