Atamız Mustafa Kemal Atatürk'ün en önemli devrimlerinden olan ve tüm dünya ülkelerinden önce Türk kadınına ‘’seçme ve seçilme hakkı’’ vererek kadınların da toplumda yeri olduğunu hatırlatan 1934 yılından bu yana her yıl 5 Aralık Kadın Hakları Günü olarak kutlandığını belirten Albaş, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi;

“Kadın Hakları Günü denilmişken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kadınları koruma yönünde kabul etmiş olduğumuz mevzuatlara bakmakta fayda vardır. Bilindiği gibi KKTC Cumhuriyet Meclisi, Bakanlar Kurulu’nun 25 Kasım 2011 tarihli ve 58/2011 sayılı Yasa ile Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ni onaylayarak iç hukukumuzun bir parçası hâline getirmiştir. Yine 1996 yılında Cumhuriyet Meclisi’nde onaylanarak yürürlüğe giren; “Kadınlara Karşı Tüm Ayrımcılıkların Önlenmesine İlişkin Sözleşme”dir. Bu sözleşme CEDAW adıyla da bilinir ve taraf olduğumuz sözleşmeler içerisinde yer almaktadır. Fasıl 154 Ceza Yasası da kamuya zararlı fiilleri suç olarak düzenlemiş ve buna yönelik de yaptırımlar belirlemiştir:

*Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 148.maddesinde; “Bir kişiyi evlenmek/başka bir kişiyle evlendirmek/cinsel ilişkiye girmek/başka bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesini sağlamak/ herhangi bir şekilde cinsel dokunulmazlığını ihlâl etmek amacıyla kaçıran/alıkoyan bir kimse ağır bir suç işlemiş olur ve mahkûmiyeti hâlinde on yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır’’ demek suretiyle bir düzenleme yapılmıştır.

*150.madde de; “Bir erkek veya kadının arzusu hilafına o erkek veya kadını tehdit yolu ile ve evlenmeye zorlayan herhangi bir kişi suç işlemiş olur” şeklinde kamuya zararlı fiiller suç olarak düzenlenmiştir.

  *151.madde Cinsel Taciz Suçu.

  *152.madde Cinsel Saldırı Suçu.

  *153.madde On Altı Yaşından Küçük Çocuğa Cinsel Tecavüz Suçu.

  *154.madde Çocuğun Cinsel İstismarı.

  *155.madde Engelli Kişiye Cinsel Tecavüz Suçu.

  *172.madde önyargı veya nefret ile psikolojik veya ekonomik şiddet uygulama fiilleri Ceza Yasası kapsamına alınmış ve söz konusu suçları işleyenlerin mahkûmiyetleri hâlinde hapislik cezası ile cezalandırılmaları öngörülmüştür.

Özel hukuk açısından örnek verecek olursak; 1/1998 sayılı Aile  (Evlenme ve Boşanma) Yasası’nın 36.maddesine göre; mağdur olan taraf tek taraflı istida ile mahkemeye başvurarak koruma emri talep edebilecektir.

Albaş, son olarak ise sözlerini şöyle tamamladı; Kişi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’ne bağlı çalışan Şiddeti Önleme ve Danışma Merkezi’ne başvurarak bir dilekçe ile kendisi adına koruma emri başvurusu yapılmasını talep edebilir. Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürlüğü, ALO 183 telefon numaralı “Acil Sosyal Hizmet İhbar Hattı’nı” yürürlüğe koyarak 7/24 vatandaşın hizmetine sunmuştur. Buraya gelen bildirimlerin gerek Polis Müdürlüğü’ne gerekse sağlık kuruluşlarına bildirildiği bilinmektedir. Darp, şiddet tehdidi ve telefonda taciz gibi suçların gittikçe arttığı ülkemizde kadın-erkek ayrımı olmaksızın toplumsal cinsiyet eşitliğine önem vermeli ve bu konuda gerekli çalışmalar yapılmalıdır.