Mücadelemiz ve kavgamız bu topraklarda var olmaktır!
Biz, kendi kendimizi yönetelim diyoruz. Kimliğimize, irademize, demokrasimize müdahale etmeyin artık diyoruz.
Yeter diyoruz yeter!
Ama devam ediyorlar, hem de daha çok, hem de daha da fazla artırarak bizleri susturmaya korkutmaya devam ediyorlar.
Hatta her zamanda söyledikleri gibi beğenmeyenler gitsin diyorlar.
Güneye miş gidelim.
Güney de bizim vatan toprağımız, kuzeyde bizim vatan toprağımızdır.
Yani vatanımız birdir!
Bir olan toprağımızda sizler bizleri beğenmeyen gitsin ve kuzeye de uğramasın diyemezsiniz.
Buna hiç bir hakkınız yoktur!
Bu halk vesayet ilişkisi ile yönetilemez.
Bu vesayete karşıda sesimizi çıkarırız. Mücadelemizi, kavgamızı da veririz.
Çünkü bizler esarete değil, ülkesinde yaşamaya ve de var olmaya hakkı olan toplumuz.
Kimsenin haddine değildir bizleri istedikleri şekilde her türlü hakkımıza, her türlü demokratik istençlerimize faşist bir şekilde saldırması ve saldırmaz da!
Yapılan her bir saldırı insan haklarına, hukuk anlayışına yapılmış bir saldırıdır. Geçenlerde TDP Genel Başkanı Mine Atlı'ya yapılanlar gibi.
Polis kanalıyla Tatar ifadesini alacak ve hakkında dava okuyacak.
Böyle bir anlayış hukuk anlayışına aykırıdır. Çünkü insanların fikirlerini ve düşüncelerini söylemesi anayasa olarak verilmiş bir haktır.
Hiç bir güç de anayasa üstünde olamaz!
Bunun yanında Hayvan üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğuları ve diğer üç arkadaşının tutuklanması gibi. Yapılan demokratik eylem hakkına karşın faşist bir şekilde müdahale ve tutuklama yapmak, insan haklarına ve demokratik eylem haklarına son verilmek istenmesidir.
Hakkını aramak her zaman da bu şekilde polis gücüyle ve de hukuk tanımaz anlayışları ile insanlarımızı ülkesinden bitirmeye, tüketmeye yapılan bilinçli bir saldırıdır.
İnsanlar her türlü hakkını almaya kalktığı vakitse siz vatan hainisiniz ve herkese de bu şekilde dosya açarak vatan haini yaratmış oluyorlar akılları sıra!
Esas vatan hainleri belli değil mi?
Ülkesine ve insanına sahip çıkmayanlar ve toprakları da yabancılara peşkeş çekenlerdir!
Devleti idare edenler değil mi ülkeyi peşkeş çekenler?
Şimdi bunlar vatansever mi oluyorlar?
Ha bi de eskiden gelsin yaptıklarını, söylediklerini söylemeye, yapmaya devam ediyorlar.
Bunlar rumcudur!
Bunlar Türk değil!
Şimdi bunu daha da dillendirmeye başlamış da oluyorlar.
Yani açıkçası ırkçılık yaparak yaratıkları bu haksız ve de kirli düzeni bu şekilde götürmeye çalışacaklar ki belli çevreler ve kendileri de sefa sürmeye devam etsinler.
Son olarak şunu belirteyim:
Kıbrısın kuzeyini Türkiye işbirlikçileri ile birlikte vilayet edemeyecekir!
Evet.
Bu toplum önce Kıbrıslıdır!
Kıbrıslılığı da sizler kaldıramazsın, yok edemezsiniz!
Türklük ve Rumluk diyerek insanları ayrıştırıp da bölmeye hakkınız da yoktur ve olamaz da!
Bunu o faşist kafalarınıza sokmasınıda bileceksiniz!
YAZIYA YORUM KAT