Onları kollamaya devam ediyorlar!
Bu ülkede, büyük zenginler ve bankalar dışında herkes fedakârlık yaptı.
Yapmaya da her zaman da devam ediyor.
Bakınız nasılda kamu çalışanlarından kesinti yapıldı.
Yani üç aylık hayat pahalılığı ödeneği bu şekilde kesilmiş oluyor.
Zaten kamu çalışanları vergilerini her ay çatır çatır vermiyorlar mı?
Veriyorlar.
Hem de fazlasıyla!
Peki ya esnaf, küçük işletmeler ve orta büyüklükteki işletmeler?
Onlarda vergilerini bir tamam ödüyorlar.
Bu insanlar mağdur oluyorlar ama yine de vergilerini devlete ödüyorlar.
Ayrıca hiç bir zaman da vergiden de muaf olmadılar!
Ve bu insanlar bu hastalık içerisinde o kadar zarara, o kadar darboğaz içine girdiler ki yine de bu insanlar sağlığı düşündükleri için dükkânlarını açmadılar. Yani sağlık kurallarını çiğnemeyerek iş yerlerini kapalı tutular.
Bir çok kişi de pandemiden dolayı dükkânını kapattı!
Yani iflas etti!
Küçük esnaf her zaman büyük zenginler gibi değil!
Ya da üniversite sahipleri gibi!
Bankalar gibi de değil!
Memleket yanarken, iflaslar yaşanırken, bu büyük zenginler daha da zengin olmaya devam ettiler.
Pandemiden dolayı küçük ve de orta esnaf yanında çalışan birçok insan şuan işsiz kalmıştır. Evine ekmek dahi götürmeyecek durumda olan birçok aile ile görüştüm. Hakikaten bu insanlar bir kuru ekmeğe muhtaç hale geldiler. Geldiler çünkü işsiz kaldılar. Parasız kaldılar. Bu insanlara ise mutfak yardımı yapmaya çalışan sağ olsun Serdinç Maypa dostum olmuştur. Ama bu iş nereye kadar sürecek ki kolay değil tabi ki de!
Evet, gerçekten de çok kötü durumda olan aileler söz konusudur.
Şimdi gelelim o efendilere.
O büyük zenginlere.
Ve bugünlerde utanmadan konuşan o büyük zengin efendilere.
Onlar ki hiç bir fedakârlık yapmayan, bırakın fedakârlığı, vergisini dahi vermeyen ve sürekli de devlet tarafından kollanan o büyük zenginler!
Bakınız bankada döviz mevduatları olan o büyük zenginler, geçtiğimiz 1 yıl içerisinde
Nasıl da paraya para etmiş oldular. Dövizin acayip artışı sayesinde hesapları bayağı artarak daha da zenginlik kazanmış oldular. Aynı şekilde bankalarda bu şekilde kazançlarını artırmış oldular. Bunun yanında döviz borcu olan insanların sırtından da daha da kazanmış oldular. Burada mağdur olan insanlar ise döviz borcu olan küçük esnaf, orta esnaf ve tabi ki de vatandaş olmuştur ki o da ya çocuğunu okutanlardır ya da ev almış taksitini ödeyenlerdir.
Peki, o büyük zenginler ne yaptı, ne yapıyorlar?
Kamu çalışanların maaşlarından kesilmesi iyi oldu diyorlar.
Hatta daha da kesilmesi gerekir diyorlar.
Peki, kendileri ne yaptı?
Ne verdiler çalışanlara?
1500 lirayı bile vermeyen bu zenginler, kamu çalışanı versin dediler.
Peki, hükümet ne yaptı bunu söyleyen o zenginler için?
Onayladı değil mi?
Onların ensesine binmedi!
Bakın bakalım kamu çalışanları döviz zengini mi?
Evet.
Hükümet buna baktı mı?
Kamu çalışanları mı, yoksa o yukarda bahsettiğim büyük zenginler ve banka sahipleri mi?
Bal gibi de o büyük zenginler ve banka sahipleridir!
Ama hükümet edenler bakıyorum da onlara değil de devlet çalışanların cebine el atmıştır.
Hükümet edenler her zaman olduğu gibi bugün de o büyük zenginlere dokunmuyor!
Onları kollamaya devam ediyor!
Bu büyük zenginler bir de utanmadan "fedakârlık" çağrısında bulunuyorlar. Kendileri hiç bir fedakarlık yapmayacaklar, üstüne üstlük çalışandan fedakarlık isteyecekler.
Yazıklar olsun!
YAZIYA YORUM KAT