Vatandaş perişan, vatandaş kendi kendini yiyor.
Ne olacak hali?
Hükümet edenler vatandaş için ne yaptı?
Hiç bir şey!
Ülkede yangın her yanı sarıyor ve hükümet bu yangının söndürülmesi için hiç bir şey yapmıyor.
Toplum göç edelim diyor.
Nasıl olmasa pasaportumuz var, kimliğimiz AB kimliği, kaçalım buralardan, kendimizi, çoluk çocuğumuzu kurtaralım diyor.
Var mı başka çare?
Var mı huzur içinde ekonomik yönden rahat yaşamamız?
Yok!
Önlem yine belli kesim için yapıldı.
Biz toplumun çoğunluğu adına hiç bir reçete yok!
Her ailede inanın ki sinirler gerilmiş durumda, bir asabi hal almış kendini kötü şekilde gidiyor.
Barış Ruh Hastanesi bunun acı gerçeğidir!
Evet.
Kolay mı borç ödemek?
Kolay mı ev geçindirmek?
Neyle ve nasıl değil mi?
Dövize endeksli yaşam ne acıdır ki insanı bitiriyor.
Elde avuçta para diye bir şey kalır mı?
Kalanların elinde belli, bunları her zaman yazıyoruz.
Hep aynı kişiler!
Üst kademe maaş çekenler!
Ya peki alt kademe?
Onlar her zaman altta kalıyor ne acıdır ki!
Altta kalanın tabi ki canı da çıkıyor.
Büyük çoğunluk olan vatandaşın canı çıkıyor ama sözde idareciler ne yapıyor?
Bu çoğunluk düşük maaşlı kesim için hiç bir kalıcı kurtarıcı önlem almıyor.
Bankalardaki borçlar katlanıyor.
Ne banka borç faizlerine dur deniliyor, ne de sabit kur diye bir önlem getirilmiyor.
Neden?
Bankacılara çalışan ve de onları kollayan bir hükümet söz konusudur.
Peki, ne olacak?
Kaos mu çıksın?
Ínsanlar canlarına mı kıysın?
Birbirlerini mi öldürsün?
Anlaşılan hükümet bunu istiyor.
Peki, soruyorum:
Okullar açılıyor ne olacak bu kesimin çocukları?
Hangi parayla okul masraflarını aile karşılayacak?
Bir taraftar özel okullarda okuyanlar varken ve hiç bir gayle çekmezken; cebinde de kabarık harçlığı her gün olurken; öte yandan devlet okullarında eğitimden hem geri bırakılan, her türlü olanak dışı kalan ve okulların açılışında nasıl kitap, defter, malzeme alacağız diye dert edinilirken; sözde her kesim için hükümet olduk diyen 4 başlı hükümet, ne yaptı?
Hiçbir şey!
Bir taraftar sefa sürenler,
başta hükümet ve cumhur reisi olmak üzere, öte taraftan kanını emen ve bu insanların kanından beslenen sermaye babaları bu kesimin kanını son damlasına kadar emmeye devam diyorlar.
Bu kan emiciler, hükümet ile birlikte bu çoğunluk olan orta halli insanları bu şekilde her gün bir o kadar daha vampirler ordusu gibi kanlarını emmeye hızla devam ediyorlar.
Bunlar kan emicidir işte!
Ve bunların en büyük destekçisi de 4 başlı hükümet!
4 başlı hükümet'ten biri de çıkmıyor isyan etsin!
Yani bu kadar da olmaz!
Hepside emeğe emekçilere düşman!
Orta direğe düşman!
Sermaye odaklı bu 4 parti, bu insanlara bu şekilde saldırarak ve onların yaşamlarını geleceklerini çalıp bitirerek ne kazanacaklar?
Koltuk makam mı?
Ne olacak?
Size mi kalacak?
Kime kaldı bu makamlar?
Hiç kimseye!
Herkes ölüp gider işte!
Ne makam kalır, ne de ondan geriye bir şey!
Bakınız size bir örnek vereyim ve onları da rahmetle anmış olayım.
Íşte Ziya Rızkı.
Özker Özgür.
Ne bıraktılar arkalarından geriye?
Bir büyük sevgi, bir büyük dürüst siyasetçilik!
Peki, sizler ne bırakacaksınız?