Tayyib Erdoğan, Şener Levent'in yargılanmasını ve hapse atılmasını istiyor. 

Hem de kendi mahkemelerinde!

Kendi kurduğu tek adam düzeninde!

Ki o düzen diktatörlüktür!

Yargının bağımsız olması ve öyle kalması gerekirken, yargıyı da kendi diktasına geçirmiştir. 

Evet, tüm bunlar dile getirildi mi ve Türkiye'de demokrasi yok, adelet yok, sadece diktatörlük vardır söylendi mi hemen hop insanlar içeriye tıkılmış oluyor. 

O zaman ne vardır Türkiye'de?

Bal gibi de diktatörlük, tek adam rejimi!

Demokratik ve hukuk devleti olmuş olsaydı Türkiye'de bugün bunlar yaşanmazdı!

Doğruları yazan, dile getiren aydınlar, yazarlar, gazeteciler içeriye atılmazdı. 

Bir çok avukatlar, yargıçlar, diktatöre boyun eymedikleri için hapishanelere konulmazdı.

O zaman iseTürkiye'de rejim, demokratik hukuk rejimi değildir!

Konuşan hep susturuluyor!

Hak arayan içeriye atılıyor!

Bunun adı nasıl demokratik hukuk düzeni olsun?

Nasıl bu ülkede adalet olsun?

Kesinlikle mümkün değildir!

Bakınız Avrupa İnsan Hakları kararlarına imza koyan Türkiye, Tayyip Erdoğan diktatörlüğü ile bugün tam tersi ben bu kararları tanımam diyor. 

Neden?

Çünkü Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılmasına karar veriyor Avrupa İnsan Hakları mahkemesi.  

Tayyip Erdoğan ise veryansın ediyor insan hakları mahkemesine.

Sen bizim hukukumuza karışmazsın diyor. 

Öyleyse, niye sen zamanında hapse atıldığında insan hakkarı mahkemesine gittin?

Senin için o zaman insan hakları mahkemesi geçerli sayılacak ama bugün Demirtaş için geçerli sayılamayacak ve Avrupa insan hakları bizi bağlamaz diyeceksin!

İşte bu tam anlamıyla diktatörlüktür!

Bu diktatörlük bugün Türkiye halkına maalesef kötü mal olmuştur .

Her neyse, bu diktatörlük halen daha devam ediyor ve Türkiye bugün her şeyi ile kaybetmeye devam etmiş oluyor. 

Gelelim bizlere, kendi ülkemize!

Ne kadar burada kendi kendimizi idare ediyoruz?

İrademiz elimizde mi?

Hayır!

Yapılan son seçimler bunları açıkça göstermiştir. 

Müdahale ve baskı ile Tatar'ı seçtirmek!

Bunları kim yaptı?

Evet.

Baskının ve müdahalenin buraya hakim olduğu ve bunun yanında hakimiyetin bizlerin elinden alındığı gerçeğidir tüm bu yapılanlar. 

Bunu da Ankara rejimi yapmıştır!

Bunlar topluma aktarıldığı zamansa hemen saldırılar başlar, hemen bunlar rum yanlısı, bunlar Türkiye düşmanı diyerek başlarlar her türlü saldırıya ve susturmaya!

Evet, ülkemize sahip çıkmak suç oluyor.  

İnsanımıza sahip çıkmak suç oluyor. 

Türkiye baskı yapıyor, tehdit yapıyor, çek artık elini üzerimizden dediğimiz zamansa, başlıyorlar göz dağı vermeye, başlıyorlar dava açmaya!

Tıpkı bugün yaptıkları gibi.

Avrupa gazetesi sahibi ve yazarı Şener Levent'e Tayyib tarafından Ankara 1. Sulh mahkemesinde yargılanmak için dava açılıyor ve hapislik de isteniyor Şener Levent için!

Neymiş efendim, hakaret edilmiştir yazdığı yazılarında Levent kendisine!

O yüzden hapsini istiyor!

Doğruları yazan birisine tahammül edemeyen Erdoğan, Levent'i susturmak için kendinin idaresindeki mahkemesinde bizim insanımızı mahkûm etmiş olacak öyle mi? 

Yağma yoktur buna!

Bizler buna izin vermeyiz!

Gelde al alabilirsen!

Gel de yargıla, yargılaya bilirsen!

Senin yargın benim insanım için geçerli değildir!

Senin hakkın yoktur benim vatandaşımı senin dikta mahkemende mahkûm etmeye!

Şener Levent, senin vatandaşın değildir!

Sen, onu hangi hakla yargılayacaksın?

Sana Şener Levent'i yedirmeyiz, bunu böyle bil ey Tayyip Erdoğan!