1 Mayıs

Arif Alasya

1 MAYIS 2 farklı kesim tarafından kutlanılır.

Bir kesim bu tarihi Bahar Bayramı olarak kutlarken bir kesim da İşçinin Emekçinin Bayramı olarak kutlar

Bahar Bayramı olarak kutlayanlara söylenecek bir şey yok. Onların içinin ve emekçinin dertleri ile bir sorunları yok. Onlar için bir eğlence günü etin fiyatı falan da umurlarında değil işçinin derdi da umurlarında değil. Tek duaları o gün günlük güneşlik bir gün olsun da piknikte doyasıya yiyelim içelim. Dünya umurlarında değil.

1 Mayıs’ı işçinin emekçinin bayramı olarak kutlayanlara, meydanlarda iş emek özgürlük diye sloganlar antlara, parti programlarında işçinin emekçinin yanında olduklarını sayfalarca anlatanlara söylenecek sözlerim var.

Bu işçiyi ve emekçiyi savunanlar bu güne kadar bu insanların hangi sorunlarını çözdü? Mecliste bu insanlar için hangi yasa önerlerini meclise sundu ve takipçisi oldu? Bu kesimlerin öncülüğünü yaptığını iddia eden sendikalar eylemlerinde bu kesim için hangi kazanımları elde etti bir düşünsünler.

Özellikle hükümet ettikleri 1993-1998 ve 2004-2009 dönemlerinde bu insanlarımız için ne yaptılar.

1993 – 1998 döneminde KDV yasası ile halkın cebine ellerini attılar, Faiz yasası ile canlarına okudular, İtem yasası ile bu emekçi kesimin hakkı olan malları başkalarına dağıttılar.

2004 – 2009 döneminde o kadar kötü yönetim gösterdiler ki 5 yıl sonra kendisini emekliye ayıran Derviş Eroğlu’nu yeniden Başbakan ve sonrasında Cumhurbaşkanı yaptılar.

Başarıları tartışılmaz Hükümet kadrolarında ve müşavirlerde UBP ile eşitlendiler. Vakıflar. KOOP. Merkez Bankası, Cypfruvex LTD. v.b gibi çiftlikleri. Aynen onlar da çiftlik gibi kullandılar. Sivil toplum ve sendikalarda egemen oldular. Ancak hiçbir zaman bu emekçileri, üretenleri düşünmediler.

Sonuç olarak mesele meydanlarda toplanım slogan atma değil elinize güç geçtiği dönemlerde onlar adına işler yapma meselesidir.