Açın Maraşı'da görelim... Bronzonuz yerse...

Zafer Kurtuluş

AB parlementosundan bir heyet, 10 yıl aradan sonra Marş ziyaretine geldi. Bu ziyareti hazmedemiyoruz diyenler kalktılar ayağa...Bunların içerisinde UBP ve onun milletvekilleri, Ülkücüler, Mücahitler derneği ve MDP yer aldı. Ellerinde TC ve KKTC bayraklarla parlamenterlerin karşısına dikildiler. 
Neden?
Maraş'a giremezlermiş...
Ve tabii ki AB parlamenterleri Maraş'a giremediler.
Eylem karşısında Maraş'a adım atılamadı.
Peki, içeriye giriş neden engellendi?
Bu kalabalığın orada toplanmasına polis neden izin verdi?
Ne demek oraya toplanılacak ve faşist soğanlarla meydan dersi verilecek?
Maraş malınız mı?
Ha de ordan...
Tapulu malıymış...
Tapusu Türkmüş...
Vakıf malıymış...
Ve buraya adım dahi atamazlar, gitsinler ne işleri var toprağımızdan diyen kahramanlar!
Kahraman diyorum çünkü bunlar kendilerini her zaman bayraklarla meydana dökülerek, bu şekilde kahramanlık yaparak, gidin, defolun diyerek, akılları sıra bu toprakların gerçek sahiplerini Maraş'tan silip atacaklar.
Silip atabilirler mi?
Hayır!
Yaygaracılar, kışkırtıcılık yapanlar, bugün bu şekilde devletin polisi ile birlikte AB parlamenterlerini Maraş toprağına basmasına izin vermediler.
Peki ya bu toprağın sahipliğini elde edebildiler mi?
Alabildildiler mi bu toprakları?
Alamadılar.
Alamadılar ve alamazlar da!
Çünkü malın sahibi değiller!
Sadece yağma ettiler ve talan ettiler.
Ne var ne yok otellerden söküp aldılar.
Tam anlamıyla bir ganimet yaptılar.
Boşaltılan bir Maraş yarattılar!
Bunun yanında askerin oraya yerleşimi gerçekleşti.
Askeri aileler orada açtıkları otellerin içinde ve denizin güzelliğinde bu şekilde sefa sürüyorlar.
Tabi ki bunun yanında bir kısım yerin telleri açılmak suretiyle Magosa'ya dahil edilerek getirilen TC'liler vasıtasıyla oraları böylelikle işgal edildi.
Her neyse...
Bugün yaratılan bu durum karşısında bu toprakların gerçek sahibi sayılan kişilerin haklarını bu şekilde bayraklarla toplanıp da gidin defolun diyerek işgalini sürdürmeyeceksiniz.
Gücünüz yeterse...
Açın Maraş'ı da görelim...
Bronzonuz yerse...
Öyle bayraklarla....
Bu Maraş bizimdir bizim kalacak demekle...
Sizin kalamaz...
Dediğim gibi...
Kahramanlık, bronzo ister...
Var mı sizde o bronzo?
Yok!
Sizde eşi bronzo yok!
Ey Kahramancıklar...
Maraşın sahibi değilsiniz ve de olamazsınız!