Evet...
Karpuzun kilosu 5.80 krş...
Kavun ise 6 lira...
Kiraz 45 lira...
Ucuzlatacağım diyen Erhan Arıklı ne oldu?
Daha ucuz kiraz göremedi bu millet...
Her neyse...
Devam edelim piyasanın haline...
Tomates 5 lira...
Patates 5 lira...
Salatalık 8 lira...
Soğan 4 lira...
Ya peki diğer ürünler...
Hellim...
Süt...
Ateş pahası...
Şimdi gelelim kim nasıl buları alıpta yaşamını idame etmiş olacak...
Bu ürünleri almak herkesin de hakkı değil mi?
Her ailenin mutfağına girmesi en doğal bir hak değil mi?
Anayasa gereği de bu açıkça ortaya konmuş olunuyor...
Ama kimin umurum da....
Kimin gaylesin de...
Senin mutfağına girmiyor...
Senin çocuğun meyve yemiyor...
Süt içemiyor...
Hellim yiyemiyor...
Düzgün bir sabah kahvaltısı yapamıyor...
Öylen yemek yok...
Akşam yemek yok...
Bir bisküvi ile karın doyuracak...
Evet...
Acı ama gerçekler bunlar...
Adam gibi bir düzen sağlanmıyor...
İnsana insan gibi bir düzen yoktur...
Belli kesime vardır sadece...
Maaşı kat kat olanlara...
Onlar ki hep tepemizde oturanlar...
Hep bizleri sömürenler...
Kendileri en yüksek maaşı cebine indirenler...
Ama sana gelince...
Asgari ücreti hayatın koşullarına göre uyarlamayanlar...
Bunu yapamayız diyenler...
Yaparsak işletmeler batar...
Yaparsak işten çıkarmalar başlar...
Ama bunun yanında bakıyoruz villaları yerinde...
Bankalarda hesapları yerinde...
Çoluğu çocuğu lüks pahalı arabaları altlarında eksik bile olmuyor...
Peki bu nasıl oluyor?
Açıkça çalınan emekçilerden oluyor...
Asgari ücretin bu şekilde düşük tutulmasıyla bu sefa sürülmüş oluyor...
Her neyse...
Peki o yoksulluk maaşı alan insanlar ne yapsın?
O insanların da yaşama hakları yok mu?
Açlık ve fakirlik yaratan bu sermaye odaklı gelmiş geçmiş tüm hükümetler bu insanları her gün açlığa ve bu açlığın yanında da gıdasız bırakarak onları hastalığa mahkûm ediyorlar...
Beslenme bir insanın en doğal hakkıdır, ama buna müsade etmiyor işte bu servet sahipleri ve onların gelmiş geçmiş düzenin partileri!
Gıdasızlığın sonucu ölen çok insanımız var...
Peki bu insanların ilâçları...
Hastanede ilaç yok...
Ve gidin eczanelere deniliyor...
Hangi parayla bu insanlar gidecek?
Resmen bu insanlara ölün deniliyor...
Bu şekilde devlet mi olur?
Bu şekilde hükümet mi olur?
Azınlık hükümeti bu kesime düşman!
Hastanelere giden sigorta yatırımları ne oluyor?
Bu paralar ilaç olarak geri gelmiyorsa o zaman paraları yiyenler var açıkçası...
Ne hakla hastanelerde ilaç olmasın?
Buna hakkınız yoktur azınlık hükümeti...
Suçtur bu!
Milletin parası nerede?
Kimin cebinde?
Bunları bile yerine getirmeyen azınlık hükümeti...
Git dışardan al ilacını diyen zihniyet...
Sen bu insanların yatırımlarını ilaç olarak geri sağlamıyorsan işte o zaman sen yiyorsun demektir bu!
Pahalılık sizin eseriniz azınlık hükümeti!
Ve siz halen daha da pahalılığı yaratıyorsunuz...
Asgari ücretlinin alım gücü yerlerde sürünüyor...
Bu pahalılıkta halkın alım gücünü artırmak için ne yapıyorsunuz?
Üreticiyi sübvanse ediyor musunuz?
Hayır!
Dövizi sabitleyin...
Onu da yapmıyorsunuz!
Neden?
Çünkü onlara çalışıyorsunuz!
Bankalara...
Tüccarlara...
Yalan mı?