Bundan önceki yazımda çözümsüzlük politikasının Türkiye’nin Kıbrıs politikasına dahil edilmesi ile birlikte BEY yönetiminden başlayıp bizi nasıl etkisi altına aldığını ve bu etkinin 1974 sonrasına nasıl aktarıldığını yazmıştım.
1974 sonrası bu politikanın baş temsilcisi Denktaş ile bu politikaların yürütülmesi eskisi gibi kolaydı. Bu kolaylık 1081 yılına kadar kusursuz işledi. Ancak halkın önemli bir kısmı partizanlık ve üleşmeden rahatsızlık duyduğu için düzene karşı durarak 1961 seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ziya Rızkı’ya oyunu verdi.Ne yazık ki daha oy sayımı bitmeden Elçilik tarafından Denktaş’ın seçildiği ilan edildi.Milletvekili seçimlerinde is TKP 14,CTP 6 ve DHP 2 Milletvekili çıkararak 40 sandalyeli mecliste çoğunluğu ele geçirdi.İşte gözle görülür şekilde ilk müdahale o yıl gerçekleşti.Güvensizlik önergesi ile düşürülen hükümetin yerine başka hükümet kurulamadı.önce DHP vekilleri arkasından da birkaç TKP vekili partilerinden ayrılarak UBP+Bağımsızlar hükümeti kuruldu.
Bu hükümetin il icraatı kendisine rakip olarak gördükleri YKP’yi parçalamak oldu. Kimisi işsiz aşsız bırakıldı, kimisi kıyıma uğradı ve dağıtıldı. Bu parçalanmadan büyük bir payı da o zaman güçlü görülmeyen CTP’ye katıldı.
İşler yine eskisi gibi yoluna girdi partizanlık ve ulufe dağıtımı ile düzen sürdürüldü.
Düzenin hesaplamadığı bir şey vardı. KÖGEF Geleneğinden gelen örgütçü genlik boş durmuyordu.
Sendika ve sivil toplum örgütlerinde çok ciddi bir örgütlenmeye gitmişti. Bu örgütlenme şekline TKP yönetimi karşı çıkarak bu örgütlerdeki YKP’li kıyımına sessiz kalmış(KITAMS gibi) ve ya karşı olarak kurulan sendikalara ÇAĞSEN ve PEYSEN gibi da karşı çıkmıştır.
1990 seçimleri öncesi UBP ve DENKTAŞ seçim öncesi antidemokratik bir seçim yasası getirmiş buna karşı çıkan CTPTKP VE YDP de DMP diye bir birlik oluşturarak seçime katılmıştır.
Bu seçimin n önemli davranışları Denktaş ve Elçilik bir ağızdan UBP karşıtı olan herksi vatan haini ilan etmesi ve o dönemde n büyük ekonomik güç olan Asil Nadir gurubu işletmelere UBP Bandı takmayan hiçbir çalışanın alınmamasıydı.
Ancak seçimi küçük bir farkla meclisi eline geçiren ve de Meclise girmeyen CTP ve TKP Vekilleri ile 50 sandalyelik mecliste 45 vekile ulaşan UBP’ye bu büyüklük yaramayacaktır.
Bundan sonraki yazım 1993 seçimleri ve sonrası olacaktır.