"Dünya su günü kutlanması ile ilgili ilk öneri 1992 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Kalkınma Konferansı’nda (UNCED) yapılmıştır”diyen Pirgalıoğlu, 22 Mart 1993 yılında Birleşmiş Milleteler genel kurulunun aldığı karar ile 1993 yılından itibaren 22 Mart tarihinde Dünya su gününün kutlanmaya başlandığını ifade etti.
“Dünya su günü kapsamında güvenilir suya erişimi olmayan bölgelere de dikkat çekiliyor”
Pirgalıoğlu, “Dünya su günü tatlı su kaynaklarının önemi ve sürdürülebilir su yönetimi hakkında farkındalık sağlamak amacı ile Birleşmiş Milletler Su tarafından her yıl farklı bir tema ile organize edilmektedir. Dünya su günü kapsamında güvenilir suya erişimi olmayan bölgelere de dikkat çekmek ve düzenlenen kampanyalar ile daha çok insanın güvenilir suya erişebilmesi de hedeflenmektedir. Bu kapsamda her yıl bir de rapor yayınlanmaktadır. Şu anda yaklaşık 2.2 milyar insanın güvenilir suya erişimi olmadığı görülmektedir”dedi.
“Su kaynaklarının önemi ve sürdürülebilir su yönetimi hakkında farkındalık sağlanmalı”
“2021 yılının teması ise “suyun değeri” olarak belirlenmiştir”diyen Pirgalıoğlu, bu temanın bizi suyun, ailemiz, sağlığımız, günlük işlerimiz, kültürel alışkanlıklarımız ve çevremiz açısından ne kadar önemli olduğunu düşünmeye teşvik ederek temiz ve güvenilir suya ulaşmanın ne kadar değerli olduğunun üzerini tekrardan çizmemizi hedeflediğine dikkat çekti.
Pirgalıoğlu, suyun değeri başlığının BM-Su tarafından beş farklı açıdan incelenmesinin önerildiğini belirterek bu beş ana başlık; su kaynaklarının değeri, su altyapısının değeri, suyun bize sunduğu hizmetlerin değeri, suyun üretim ve sosyoekonomik aktiviteler için değeri ve sosyokültürel açıdan suyun değeri olarak sıraladı.
“Su kaynaklarımızı temiz tutmak istiyorsak çevremizi temiz tutmalıyız”
Pirgalıoğlu açıklamasının devamında “Su kaynaklarının değerinin anlaşılması, doğal su kaynaklarımızın korunması olarak anlaşılabilir. Dünyamızda var olan su, kullanıldıktan sonra su çevrimi ile doğaya tekrardan geri kazandırılmaktadır. Su çevrimi doğanın bize sunduğu en önemli hizmetlerden biridir. Eğer su kaynaklarımızı temiz tutmak istiyorsak bizim de çevremizi temiz tutmamız önemlidir. Altyapının değeri ise suyun bize ulaşmasını sağlayan işlemlerin önemini anlamak olarak özetlenebilir. Bu işlemler suyun depolanması, arıtılması ve dağıtılması olarak kısaca sıralanabilir. Su arıtma iki ana başlıkta incelenebilir bunlar; içme suyu arıtma ve atık su arıtmadır. İki arıtma işlemi de insan sağlığı ve doğa açısında hayati önem taşımaktadır. Atık suların gerekli arıtılma yapılmadan doğaya verilmesi su kaynaklarının kirlenmesine ve insan sağlığını kötü etkilemesine sebep olacağı için temiz suya erişimde iki arıtma işleminin de birbirini tamamladığını söylemek doğru olacaktır”dedi.
“Evimizde alacağımız basit küçük önlemler ile su kaynaklarımızı korumamız önemli”
“Suyun sağladığı hizmetler, günlük yaşantımızda suyun hangi alanlarda kullanıldığının ne kadar önemli olduğunun anlaşılması olarak özetlenebilir. İçme suyu temini, sağlık ve temizlik alanlarında suyun ne kadar önemli olduğunun altı çizilmek istenmektedir. Covid-19 salgınında da suyun ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Suyun üretim ve sosyoekonomik önemi için de suyun endüstri ve tarımın her alanında kullanıldığına ve vazgeçilmez bir aktör olduğuna dikkat çekilmek istenmektedir”diyen Pirgalıoğlu, sunun neredeyse bütün üretim tesislerinde soğutma, ısıtma, hammadde gibi birçok kullanım alanının bulduğunu ve enerji üretiminde termik santrallerde de en önemli girdilerden biri olduğunu, ayrıca dünyanın en büyük su tüketicisi olan tarım faaliyetlerinin de unutulmaması gerektiğini ifade etti.
Pirgalıoğlu son olarak, “Belki de su açısından en az göz önünde bulundurulan suyun sosyokültürel önemi ele alınabilir. Su doğal güzellik olarak da bir çoğumuz için kültürel ve duygusal önem arz etmektedir. Ekonomik açıdan su bir değer olarak görülse bile birçok kültürün de ayrılmaz bir parçasıdır ve önemi her zaman sayısal değerler ile ölçülemeyebilir. Evimizde alacağımız basit küçük önlemlerin bile su kaynaklarımızın korunmasında önem arz ettiğini hatırlatmak isterim. Herkesi de suyun kendi hayatındaki yerini düşünmeye davet ederim”dedi.