Erdoğan, Kıbrıs'ın bölünmüşlüğü üzerinden kendine çıkar elde etmek için yapmadığı kalmadı.
Ve halen daha bizlerin üzerinde oynamaya devam ediyor.
Son cumhurbaşkanlığındaki müdahelesi yetmedi ve şimdi de 'Yargımıza' saldırıyor.
Burasını ne belliyor?
İli mi burası?
Burası Avrupa toprağıdır ey Erdoğan!
Sen ülkene bak!
Sen ülkene önce hesap ver!
Senin hiç bir hakkın yoktur bizlere hesap sorasın!
Sen bir garantörsün!
Garantör garantörlüğünü bilecek!
Tehdit etmeye ne hakkın var!
Garantör tehdit ediyorsa o garantör artık garantör değildir.
Evet, tehdite başlayan garantör kendine gelmeli!
Görevini aşıyor ve bu topluma zarar vermeğe kalkıyor, bu da suçtur!
Her neyse.
Bu garantörün başı Erdoğan, kendi hesaplarını vereceğine Türkiye halkına bize burada tehdit sallayacak!
Önce "128 milyar doların hesabını ver"
Öyle ya da böyle halkına bunun hesabını vereceksiniz!
Kaçmayacaksın!
Hangi diktatör kaçıp kurtuldu da sende kurulmuş olacaksın.
Olmazsın, olamayacaksın.
Defterin o kadar kabarık ki.
Bunlardan kaçmanın imkanı olmayacak.
Evet, diktatörler hep tarihin çöplüğünde olmuşlardır ve sen de olacaksın!
Sen Erdoğan, bölünmüş adamızın yarısında hakimiyet yaratamayacaksın!
İslamofaşitliğini gösteremeyeceksin.
Kıbrıs Türk toplumu buna asla ve asla izin vermeyecektir.
Ne demokratik güçlerimizi ne de yargımızı sana yedirmeyeceğiz.
Kıbrıs Türk halkı demokratik hukuk anlayışı ile çağdaş dünya ile hareket edecek olan bir toplumdur.
Gericiliği asla ve asla kabul etmeyecektir.
Barışçı ve de sorgulayan bu toplumu asla sindirmeye gücün yetmeyecektir bunu da bilesin!
Dün yaşanan barolar birliğinin eylemi sana bunu en güzel şekilde anlatmıştır sanırım!
Kıbrıs türkünü sindirmek korkutmak öyle kolay değildir.
Bizler biriz.
Bir bütünüz.
Dokundun mu bize yanarsın bilesin!
Ne demek, "Anayasa'nın kararıyla Kur-an kurslarının kapatılması değişmezse atacağımız adımlar farklı olacak" diyeceksin ve " KKTC Fransa değildir, KKTC Türkiye'deki uygulamaları
uygulamak durumundadır" diyeceksin.
Bu coğrafya Türkiye Cumhuriyetine bağlı bir coğrafya mı da bu şekilde konuşuyorsun!
Sana ait olmayan bu ülkede hiç bir şey yaptırmazın.
Yaptırmaya çalıştığın an garantörlüğünü kaybetmiş olacağını bilmelisin.
Uluslararası hukukun var olduğunu ve bir ülkeye karşı bu şekilde hakaret etmemin hesabını pahalıya ödemiş olursun bunu da bilmelisin!
Bize " Laiklik " üzerinden ders vermeye kalkma sakın ha onu da belirtmiş olalım.
Önce sen Misak-i Milli Sınırlarının sana verdiği hak nereye kadarsa orada dur!
Durmayı bil!
Yoksa Uluslararası hukuk, Avrupa birliği, BM Güvenlik Konseyi tepene iner!
Bu da sana çok pahalıya mal olur!