Son günlerde eğitim sistemimizdeki bazı ciddi etik sorunlar gündeme gelmiştir. Özellikle, KKTC Eğitim Bakanlığı içinde eski uyuşturucu satıcısı öğretmen ve üniversite diplomasıyla ilgili şüpheler taşıyan kişi ile ilgili ortaya çıkan durum, kamuoyunda büyük bir endişe yaratmaktadır.
Eğitim, toplumun geleceği için son derece önemli bir alandır ve eğitimcilere duyulan güven, bu sistemin temel taşlarını oluşturmaktadır. Ancak, eğitim alanında bu tür kişilerin varlığı, hem eğitim kalitesini hem de toplumsal güveni zedelemektedir.
Bilinmelidir ki, eğitim kurumları sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda ahlaki ve etik değerlerin aktarımında da önemli bir role sahiptir.
Bu bağlamda, söz konusu şahısların eğitim sistemi içindeki varlığı, hukuka ve hakkaniyete tamamen aykırıdır.
Eğitimin en temel ilkelerinden biri, öğrencilerin güvenli ve sağlıklı bir öğrenim ortamında eğitim görmesidir.
Bu tür kişilerin varlığı, yalnızca öğrenci güvenliği açısından değil, aynı zamanda eğitim sisteminin itibarına da zarar vermektedir.
Bu şekilde eğitimcilerin okullarda yer alması çocuklar için büyük bir tehlike demektir.
Yetiştirici görevi alan öğretmenlerin bu şekilde çocuklara yetiştirici olacaklarını düşünüyorsa eğitim bakanı Nazım Çavuşoğlu, maalesef yanılıyor demektir.
Cezasını çekti ve görevinin başına geçecek anlayışındaysa yine bakanlık ve bu tür düşünceye sahipse; gerçekten de eğitimin ne anlama geldiğini ve okullarda yer alan öğretmenlerin de çok ciddi ve hassasiyet taşımalarını görmeleri kaçınılmaz ve olması gereken de bir gerçektir.
Bunu düşünmeyen ve kendi kafasına göre suça karışan, hem de sıradan bir suç olmayan eğitimcilerin, tekrar göreve dahil edilmeleri kabul edilemez!
Yüz kızartıcı sayılan bu tür suçlara karşın tekrardan öğretmen olarak göreve dahil edilmek, kesinlikle kabul edilir değildir.
Bunu Eğitim bakanı Nazım Çavuşoğlu, neye dayanarak kabul ediyor?
Evet, böyle bir şey kabul edilemez!
Edilemez çünkü sonuçta bu insanlar hayata iyi ahlaklı, dürüst ve temiz insan taşıyacaklardır. O yüzden öğretmenler bu açıdan çok önemidir.
Sorunun çözümü için, ilgili kurumların derhal harekete geçmesi ve söz konusu kişilerin durumu hakkında kapsamlı bir inceleme yapılması gerekmektedir.
Bu şekilde olan insanların eğitimci olmamaları da gerekir.
Dolayısıyla eğitim sisteminin sağlam temeller üzerine inşa edilmesi için, gerekli adımların atılması hayati önem taşımaktadır.
Kamuoyunun bu konuda bilgilendirilmesi ve gerekli önlemlerin bir an önce alınması, eğitim sistemimizi daha güvenilir ve sürdürülebilir hale getirmek için önemlidir.