Fobi, normalde korku yaratmayacak bir nesne, durum ya da aktivite ile karşılaşıldığında duyulan aşırı korku halidir. Bastırılmış ve bilinçaltına itilmiş bazı korkular yer değiştirerek normal bir durum ya da nesneye aktarılır. Kişiler korkularının yersiz olduğunun bilincindedir ancak korkularını engelleyemezler ve günlük yaşamlarını sürdürmekte güçlük çekerler.
İnsanların birçok kez hayatlarında korku duydukları anlar olmuştur. Bunları fobilerden ayırmak gerekir. Örneğin, tribülanstan vaya şiddetli fırtınadan ötürü uçağa binmeye çekinmek normal korku iken çok sevdiği arkadaşının düğününe sırf uçak korkusu var diye gitmemek fobidir ya da çok yüksek bir gökdelenden aşağı bakarken kelebekler yaşamak normal korku iken ofis binasının 10. katında olduğu için harika bir iş bırakmak fobidir.
Fobilerin Nedenleri
Fobilerin asıl nedeni bastırılmış ve bilinçaltına itilmiş bazı yaşantıların id, ego, süperego bağlamında korkulara dönüşmesidir. Bunun yanında genetik ve çevresel faktörler de fobilere neden olabilir. Anksiyete bozukluğu yaşayan ebeveynlerin çocukları fobi geliştirme riski altındadır. Kapalı alanlara, aşırı yüksekliklere ve hayvan ya da böcek ısırıklarına maruz kalmak da fobilerin kaynağı olabilir. Sağlık sorunları olan kişiler de genellikle fobilere sahiptir. Travmatik beyin yaralanmaları sonrası fobiler geliştiren insanların sayısı da bayağı yüksek. Madde bağımlılığı ve depresyon da fobilere bağlıdır.
Bazı Yaygın Fobiler ve Korkular
Sosyal fobi
En çok görülen fobi türlerinden biridir. Kişiler sosyal durumlar hakkında aşırı endişe duyuyor ve kendi kendini tecrit etmeye yol açabiliyor. Bazen sosyal fobi o kadar şiddetli olabilir ki, restoranda sipariş vermek veya telefonu cevaplamak gibi en basit etkileşimler paniğe neden olabilir. Sosyal fobisi olan insanlar genellikle kamusal durumlardan kaçınmak için kendi yollarından gitmektedirler. Sosyal fobi utangaçlıkla karıştırılmamalıdır.
Ablütofobi: yıkanmaktan korkma
Afidofobi: yılan korkusu
Agorafobi: açık yer korkusu
Akrofobi: yükseklik korkusu
Antofobi: insan korkusu
Astrafobi: şimşek korkusu
Hemotofobi: kan korkusu
Jinefobi: kadınlardan korkma
Kinofobi: köpek korkusu
Klostrofobi: kapalı yer korkusu
Kremnofobi: yüksek yamaçlardan korkma
Mizofobi: pislik korkusu
Nelofobi: camdan korkma
Niktofobi: gece ve karanlık korkusu
Nözofobi: hastalık korkusu
Sitiyofobi: yemek yeme korkusu
Takofobi: yüksek hızdan korkma
Talassofobi: deniz yada okyanus korkusu
Tomafobi: ameliyat korkusu
Travmafobi: yaralanma korkusu
Trikinofobi: gıda zehirlenmesinden korkma
Tripanofobi: aşı ya da iğne olmaktan korkma
Zoofobi: hayvandan korkma
Fobilerimizden Kurtulmak İçin ne Yapmalıyız
Fobileri tedavi edebilmenin en iyi yöntemi, fobi duyulan nesne ve durumla yüzleşebilmektir. Kişi öncelikle, kendisini rahatsız eden bir nesneyi hayal ederek işe başlamalı. Bunu yapmak gerekiyor çünkü kaygı duyulacak nesne görülmeden evvel, onu düşününce bile kaygının tüm belirtileri başlıyor. Fobileri olan ve onlardan kurtulmak isteyenler, öncelikle kendisinin bu işi alt edemediğinin bilincine varmalı. “Bendeki kaygının sebebi yaşadığım bu korkudur” diyebilmeli. Mesela örümcekten korkan biri aslında örümcek fikrinin yarattığı kaygıdan dolayı fobi yaşadığının ve o fikir aklına gelince heyecan duyduğunun farkına varırsa, kaygı sırasında olumsuz duyguların canlandığını bilir. Kişi bunu kavrandıktan sonra fobisine kaynak olan nesneleri, hayalinde en uzaktan en yakına doğru getirerek canlandırmalı. Sadece böceğe fobisi varsa hayalinde o böceği canlandırarak bu hayal sırasında duyduğu heyecanı sıfırlayana kadar buna devam etmeli. Sonrasında bir fotoğrafta o böcekle karşılaşarak ve fotoğrafı da uzaktan, yakına doğru getirerek heyecanının azaldığı noktaya kadar bunu yapmalı. Bu soyut tedaviden sonra somut tedaviye geçilmelidir. Somut tedaviye de korkunun sıfıra indiği dönemde ancak başlanılabilmektedir.