Girne'de bir soygun daha yaşandı.
Hem de gündüz.
Bir kuyumcuyu da bu şekilde soyup gittiler.
Bunlar olacak şey mi?
Bu küçücük bölünmüş avuç içi kadar yerde her bir şey kolay bir şekilde yaşanmaya devam ediyor.
Bu ne kolaylık böyle.
Bu ne başı bozukluk değil mi?
Nasıl bir devlet burası?
Nerede güvenlik?
Nerede huzur?
Ne zaman güvende olacağız?
Ne zaman huzurlu olacağız?
Belli ki bu gidişle hiç bir zaman!
1974'ten sonra burası yaşanmaz hale gelmiştir.
Hükümet olanlar hiç bir güvenlik sağlamıyor.
Buraya herkes çok kolay geliyor ve ardından da ya hırsızlık, ya tecavüz, ya da öldürme olayları ile çok kolay uçağa binerek burayı terk edip gidiyorlar.
Nerede polis?
Nerede emniyet tedbirleri?
Yok! Yok! Yine yok!
Her neyse.
Gelelim soygun yapanlara.
Turist olarak geliyorlar ve ardından soygun yaparak ve yine uçağa binerek turist olarak buradan gidiyorlar.
Oh ne âlâ değil mi?
Ülkeyi anlaşılan bu şekilde turist cennetine dönüştürecekler.
2020 yılı bu şekilde turist kaynamış olacak.
Evet bu gidişle ülke bu şekilde olacaktır.
Bakınız turist olarak geldiler ve soygun yapıp rahatça da gittiler.
Bu kaçıncı turist soyguncular olacak?
Çok yazdık öyle cebinde parası olmayan pasaportu olmayan ya da kimin yanında kalacak, hangi otelde kalacak bakılmaz ise bu şekilde dünyanın her yerinden her türlü insanı buraya gelerek her şeyi rahatça yapıp gidebilir ve gidiyorlar da!
Bunu önlemek bu kadar zor mu?
Kesinlikle değildir!
Ama maalesef yapmıyorlar.
Bakınız burada o kadar rahat soygun yapılır diyerek; ne kameraya, ne gündüz olmaya ya da kendi yüzlerini gizlemeye bile bakmadılar.
Adamlar gayet rahatça soygun yapıp, ardından Lefkoşa'ya ondan sonrada Magusa'ya ve nihayetinde Ercan'dan uçağa binerek gittiler.
Bu ne demektir?
Burada herşey kolay yerine getirilmiş olur.
Yerine getirilen kuyumculuk soygunun ardından bu insanların görüntüleri dakika dakika kaydedilmiş oldu.
Bu yapılan kayıtlardan sonra yakalanmaları bu kadar zor bir şey mi?
Kesinlikle hayır!
Onların resimlerini polis, niye sadece Güney tarafında yer alan geçiş kapılarına veriyor?
Neden Ercan çıkış kapısına da verilmiyor?
Kaçış noktaları hem Güney kapıları, hem de Ercan çıkış kapısıdır.
Burada polis suçludur.
Ercan'dan gitmelerine müsaade edilmiştir.
Bu şekilde önlem olur mu?
Polis, bu konuda hesap vermelidir.
Evet, gayet rahat bir şekilde burada her şey bu şekilde böylelikle yerine getiriliyor.
Yani güvenlik yok!
Hükümet ve ona bağlı emniyet güçleri ülkenin ve halkın güvenini yerine bu şekilde getirmemeye devam ederse; toplum olarak yandığımız günlerdir.
Hem de ne günler!
Ha eskiden kapılarımız ve pencerelerimiz açık kalırdı gündüz gece.
Bunların yanında yine dükkanlarımız da ve hiç bir şey yaşamadık.
Yaşamadık çünkü ülkeye giriş kontrolü diye bir şey vardı.
Oysa bugün sorma gir hanı olduk.
Peki bu olaydan sonra polis genel müdürü görevden alındı mı?
Ercan hava alanında önlem almayacak ve o müdürlüğü devam edecek öyle mi?
Bu şekilde devlet mi olur?
Peki ya polisin sorumlusu olan Íç işleri bakanı?
Nerede onların bu şekilde sorumlu olup da istifa etmesini bilmeleri.
Evet.
Burası KKTC.
Burası böyle bir yer işte.
Ne yazabilirim ki başka.
Yazıklar olsun!