Geçen ay vatandaşımızın 467,97 TL olan elektrik faturası bu ay neredeyse 4 katı olacak şekilde 1827,84 TL gelmiştir.
Mart ayında benzin başta olmak üzere ekmeğe, suya, meyveye sebzeye, kırmızı ve beyaz ete gelen zamlar yetmiyormuş gibi bir de 4 katı olan elektrik faturasıyla da karşı karşıya bırakılıyor.
Kendini başbakan diye nitelendiren şahıs Meclis kürsüsünden ne yapacağını bilmediğini söylüyor.
İstikrar bizim işimiz diyen, egemenlik naraları atan, utanmazlar kendilerinin tuzu kuru olduğundan dalga geçermişcesine “5 Mayıs’a kadar faturaları ödeyebilirsiniz” diyor.
Bu insanlar bu ay hangi parayla fatura, hangi parayla eve yiyecek, hangi parayla arabasına benzin koyacak?
Bu ayı atlatamayacakken sen halka 5 Mayıs’a kadar ödeyebilirsiniz diyorsun.
Mentaliteye bakınız!
Düşünceye bakınız!
Açıkçası halk düşmanlığıdır yapılan!
Burada tek suçlu varsa o da senelerdir yatırım yapmayan, kurumun paralarını cukkalayan, fuel-oil gibi hem maliyeti yüksek hem de ekolojiye zararlı olan üretimi sürdüren zihniyetlerdir.
Başta UBP ve yıllarca statükonun devamını sürdüren ve her zamanda belli çevrelerin hizmetine yarayan, hükümet olan UBP'dir! O UBP ki yıllarca ultra zenginler yaratan ve tabikide kendilerine, ailelerine yarayan ve hükümet olan UBP'dir!
Sorarım bu faturalar onları sarsar mı?
Kesinlikle hayır!
Aldıkları maaşlar onları açlığa, yoksulluğa sürüklemez!
Ama asgarî ücretli bu zamlarla hem bunalıma, hem de intihar eylemine kadar gelecek duruma sürüklenecektir!
Evet, isyan artık kaçınılmazdır!
Başbakanlık önünde başlatılan TDP ve TKP gençlerinin oturma ve çadır eylemi işte tüm bunların mücadelesidir!
Bu mücadeleye destek olan diğer parti gençleri de yer alıyor. CTP, YKP, Sol Hareket ve Bağımsızlık yolu!
Yani isyan birdir!
Yani isyan ekmek kavgasıdır!
Yaşam kavgasıdır!
Yokoluş değil, varoluş kavgasıdır!
O yüzden gençler bu yola girdiler!
Varoluş ve insanca bir yaşam için!
Evet.
Buradaki isyan toplumsaldır.
Kıbrıslı Türk’ünün bu saatten sonra egemenlik naralarına karnı toktur.
Bu sözde devlet yapısı da sürdürülebilir değildir.
Bu yapı açıkçası Statükoya hizmet etmekte ve halkını yokoluşa sürüklemektedir.
Gelin diyorum gençlerin yanlarında yer alın!
Zamlara ve yarattıkları bu adaletsiz düzenlerini yıkalım!
Onlara geçit vermeyelim!
Hiç kimse elektriğini ödemesin!
Zaten ödeyecek durumda değil insanlar ve diyorum ki gelin toplanın gençlerin yanında!
Başbakanlığın önünde mücadele verelim!
Sosyal medyada ya da kahvelerde, sokakta söylenmek neye yarar ki!
Yaramaz ve hükümet edenler de istediğini de aleyhimize yapmış olur!
Zamlar zaten bunun en acısıdır!
Ben yapılan BMP'nin eyleminden sonra orada gençlerin yanında yer aldım. Geceleyin o soğukta ve gündüzün de orada TKP meclis üyesi olarak bulundum. Benim gibi başta TDP Genel Başkanı Mine Atlı, TKP Genel Sekreteri Ersen Sururi, TKP Merkez Yönetim Kurulu üyesi Yalçın Ertugan ve YKP'den Halil Karapaşaoğlu olarak yer aldı.
Evet artık yeter!
Geliniz!
Bunlara dur diyelim!
Çıkın evinizden ve toplanın başbakanlığın önünde!
Artık kavga zamanıdır!
Yeter artık!