Kapalı Maraş’ın 46 yıl sonra açılmasını değerlendirdi

Özdemir; “Maraş bölgesinde kimseye ait olmayan, özel mülk olarak sayılmayan konumlar açılıyor. Devamında ise zamanla diğer yerlerim yerleri de açılacaktır.

Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) İletişim Fakültesi Basın Yayın Bölüm Başkanı Yrd. Doç.
Dr. Muharrem Özdemir katıldığı televizyon programında bir dönemin en gözde turizm
merkezlerinden birisi olarak kabul edilen “Kapalı Maraş”ın sahil kesiminin 46 yıl sonra halka
açılması ile, Rum ve Atina yönetiminin bu duruma verdiği tepkiler hakkında
değerlendirmelerde bulundu.
Özdemir; “Maraş KKTCye ait bir topraktı. 13 Ağustos 1974 tarihinde Türk askeri o bölgeye
ulaştığı andan itibaren kapalı tutulan 11 Mayıs 1984 tarihinde de Birleşmiş Milletlerin
güvenlik konseyinin almış olduğu kararla mülk sahipleri dışında kimsenin yerleştirilmeme
kararına Türkiyenin de Uluslararası Hukuk bağlamında sadık kaldığı bir çerçevede 46 yıllık
kapalı tutuluyordu.
46 yıllık kapalı tutulmasının en büyük sıkıntısı, 1974 öncesi ada turizmininsini
karşıladığı bilinen bir bölge. Bu Kıbrıs turizm ve ekonomisi açısından çok önemli bir katkı
demektir”
TC Cumhurbaşkanı Erdoğann yapmış olduğu açıklamaların çok yerinde ve hukuksal
bağlamda da sağlam adımlarla yüründüğünün bir göstergesi olduğu ifade eden Özdemir;
“Cumhurbaşkanı Erdoğanın “Sahil şeridini açıyoruz. Hiçbir şekilde özel mülke giriş
olmayacak. Kamuya ait ve KKTC ve orada yaşayanların kullanımına açılacaktır.” sözleri ile
Uluslararası Hukuk bağlamında sadık kalınarak bundan sonra hiçbir görüşme ve müzakere
sürecine mahkûm edilmeden, Maraşın hayalet şehir olma durumunun ortadan kaldırılması
bekleniyor. Planlanan süreçte de; Güney Kıbrıs Rum Yönetimi de Yunanistanda buranın
yerleşime açılması için görüşmelere nasıl devam ederlerse etsinler bu şekilde devam
edecektir” dedi.
Maraş Bölgesinde ki özel mülk alanlarının açılması durumu hakkında konuşan Özdemir;
“Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Tatar yapmış oldukları ortak açıklamada, Uluslararası
hukuka sadık kalacağız. Ama burayı da çözümsüzlüğe mahkûm etmeyeceğiz.” dedi. Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesinin davalara çözüm yolu önesin de bir iç hukuk yolu olarak açılan
Mal Tazmin Komisyonu var. Bu komisyona eski mülk sahiplerinden müracaat olduğunu
biliyoruz. Bu müracaatların değerlendirilip gerçek sahiplerine verilerek bölgenin
çözümsüzlüğe mahkûm edilmeden açılmasını bekliyoruz.

GKRY ve Yunanistanın Maraşın sahil bölgesinin halka açılmasına karşı verdiği tepkileri
değerlendiren Özdemir; “GKRY ve Yunanistan maalesef sömürgeci zihniyetle hareket eden,
sözde demokrasi sözde özgürlük götüren, bazı AB devletlerinin de desteğini alarak bazı
açıklamalar yapıyor. Çözümsüzlükten beslenen birisi sözde devlet diğerini de devlet olarak
kabul ettiğimiz ve bizimle iyi komşuluk ilişkileri olması gerekirken her zaman böyle
çözümsüzlük sürecinde nemalanan bir durum var. Bunların açıklamalarının gündemde çok yer
alacağını ben düşünmüyorum. Çünkü BM Genel Sekreterinin yapmış olduğu açıklamayı
değerlendirdiğimizde çok güçlü bir karşı duruş yok aslında. Eğer biz güçlü duruşumuzu
devam ettirirsek, anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti'nin yetkilileri ile KKTC de ki yetkililerde

el birliği ile ortak hareket ederse, Maraş'ın çok kısa bir sürede gerçek sahiplerinin de
içerisinde yer aldığı, KKTC'nin ekonomisine katkı sağladığı ve bölge barışına hizmet edecek
şekilde açılacağını düşünüyorum” dedi.

Eğitim Haberleri

Yücesoy: Çocuk Hakları Sözleşmesi uluslararası hukuk bağlayıcılığı olan sert hukuk kaynakları arasındadır
LAÜ Eğitim Fakültesi öğrencileri bilgilendirme toplantısında bir araya geldi
LAÜ’nün geleneksel 'Neşeli Cumartesileri' başladı
Atatürk LAÜ’de anıldı
LAÜ İletişim Bilimleri Fakültesi Oryantasyon Günü düzenledi