Kin ve nefrete sürüklemeye devam!

Zafer Kurtuluş

18 Temmuz çarşamba günü can dostum olan köpeciğimi gezdiriyordum. Akşamüstü saat 18:00 sularıydı. Gök yüzünden adeta tepemize düşecek şekilde bir gürültü patladı. 
Ama ne ses, ne gürültü, çok kötü.
Korkunç bir ses. 
Köpeciğim o sese karşın korku içinde yanımdan fırlayıp kaçtı. 
Ben de tabıyatiyle korktum. 
O gürültü karşısında tansiyonum ve şekerim fırladı. 
Peki ya yaşlı ve de yatalak olan insanlar, hele de kalp rahatsızlığı olanlar ne desinler değil mi. 
O korkunç gürültü, bildik kutlamanın gelişi idi. 
Gökyüzünde jetlerin gürültüsüydü. 
Yani 20 Temmuz kutlamaları için gelmişlerdi.
Evet, her yıl bunları yaşıyoruz.

Bu gün bir kez daha yaşayacağız.
Neden?
Adaya barış geldiğini kutlamak içinmiş...
Kan dökülmenin önlenmesiymiş...
Íki tarafın da rahatça huzur içinde olduklarıymış...
Peki, ne gereği var ki?
O kadar masrafa ne gerek var?
Ne gerek var Anadolu insanının, fakir gariban insanının, cebine el atarak gelen jetlerin benzin harcamasını her yıl onlardan çıkarmak!
Yazık ve günah değil mi bu insanlara?
Tabii ki de yazık ve günahtır!
Şurası bir gerçektir ki...
Yapılan aslında gövde gösterisidir. 
Kıbrıslı Rumlar'a her yıl bunu yapıyorlar.
Hatta zaman zaman Güney sahasını ihlal ve taciz durumu da söz konusu olmuştur.
Íki toplumun yakınlaşması ve barış içerisinde yaşaya bilmesi için bunların yapılmaması gerekmektedir.
Ama ne acıdır ki her türlü askeri yürüyüş, silah, top, tank ve tüfek gösterileri devam ediyor.
Bunlar açıkça karşı tarafa yapılan hareketlerdir.
Ölen insanların acılarını daha da artırmak ve onların acılarını unutturmamak söz konusudur.
Türkiye ve buradaki alt yönetim bu şekilde bunu yapıyor.
O kadar can gitti, o kadar insan gitti ve bugün bu şekilde o canları o acıları tekrardan deşmek iyi bir şey mi?
Kesinlikle hayır!
Yapılan bu kutlamalar kini ve nefreti her zaman için ayakta tutar.
Bunlar her iki taraf için de geçerlidir.
Ama maalesef bu acılar hep deşilip de canlı tutmaya bilinçli olarak devam edilmektedir.
Bu aşamada iki toplum hep kaybeder.
Hep bu şekilde yabancı ve düşman olarak sürüp gider.
Törenler her zaman için düşman olmaya yarar.
Her zaman için bölünmüş olmayı kalıcı hale getirmiş olur.
Yapılan silahlı ve askeri resmî geçişler bunun bir acı gerçeğidir.
Gök yüzünde yer alan jetler için barış adına yer almıştır mesajını vermeye çalışsalar da bunu karşı taraf doğal olarak o şekilde kabul etmez.
Edmemek'te de haklıdırlar.
Silah ne zaman barış aleti olmuştur.
Güçlü silahı olan, her zaman güçsüzü yok etmiştir.
Bugün bir kez daha bu kutlama yaşanmış olacak...
Şafak nöbeti tutulacak...
Konser verilecek...
Hatta lüks otellerde cumhurbaşkanı ve alt yönetim yemeler içmeler düzenleyecek...
Bu para her zaman olduğu gibi halkın cebinden çıkacaktır.
Onlar yiyip içip eğlenecek, ama halk ise bunun faturasını bir kez daha ödemiş olacaktır.
Ve en önemlisi, karşı taraf bir kez daha kin ve nefrete sürüklenmeye devam edilecektir.
Yazıklar olsun!