Ne diyor Otelciler Birliği Başkanı?
“ülkeye 1 milyar dolar kazandıran turizm sektörüne sahip çıkılmalı”.
1 milyar dolar.
Az para mı bu?
Hiç de değil!
Bu rakam doğru mu?
Bu kadar yüksek bir parayı ülkeye otelciler kazandırıyor öyle mi?
Biz böyle bir parayı ne devletten duyduk kazandığını, ne de ilgili bakanlık olan maliye bakanlığından!
Yani bu bir atmasyon aslında!
Başkan atıyor, atarken de tutacağı şekilde atması gerekir en azından diyorum.
Her neyse.
Kazanmak ve de ülkenin ekonomisine gereken desteği sağlamak çok önemlidir ülke olarak ayakta kalabilmek adına.
Sermaye sınıfın kazanması demek, ülkenin nefes alıp ayakta durması demektir.
Bu da devlete karşı vereceği vergisi ile ortaya çıkmış olur.
Bu insanlar ne kadar vergi veriyor?
Vergi adaleti sağlanıyor mu?
Çok kazanandan çok, az kazanandan az, vergi alınıyor mu?
Kazan ve öde.
Ülkede kazansın.
Sen kazanıp da vergini ödemezsen, işte ülke ekonomisi hep zarar verir.
Bu zararın da faturasını halka yıkmış olurlar.
Ödesin halk derler, ki hep de bu şekilde yapıyorlar.
Birçok sermaye ne acıdır ki elektrik paralarını dahi ödemezken, halkın sırtına yükleniyor.
Kim, hangi otel, ne kadar elektrik faturası ödüyor aslında çok merak ediyorum?
Gerçekten de ödeyen var mı?
Devletten otelcilerin de teşvik olarak aldığı paralar vardır.
Bu paralar cebe değil de devletin haznesine ve halkın cebine gitmesi gerekir.
Devlet verdiği her kuruş'un hesabını iyi yapmalı.
Birileri cebe indirilen teşvik adı altında milyon Euro'lara devlet çok dikkat etmeli.
Bakınız Turizm ve Üniversite sektörü için devlet iyice kontrol altında olması gerekir.
Çünkü bu kesimler kazanıyor ve de büyüyorlar.
O zaman büyüyenler de devletin büyümesini, gelişmesini, yerine getirmesini bilecekler. Devlet bunlara karşın gereken her ne varsa yapmalıdır.
Eğerki bir iş adamı ben Türkiye'nin en zengin 10 iş adamından biriyim diye haber yaptırıyorsa, o zaman devlet olarak bu iş adamına karşın ne yapılıyor?
Bu zengin iş adamı ne vergi veriyor?
Bunun izahını devlet yapmalı!
Bu insanların peşine düşmesini bilmelidir.
Bir takım aflar bu insanlara getirilmemelidir. Bu aflarında faturası halkın sırtına yüklenmemeli.
Milyar dolarlık bir servet ortaya koyan iş adamı için devlet ne yapıyor?
Bu kazanç karşısında devlet demek oluyor ki üstüne düşeni yapmıyor. Ha şayet yapmış olunsaydı, ülkenin ekonomisi bugün yerlerde sürünür durumda olmazdı. Böyle sermaye sahiplerinin ne kendi ismini, ne de ailesinden birinin ismini vergi ödeyen şahıslar listesinde görebilirsiniz. Yani bu insanlar vergi ödemeden zenginlik üstüne zenginlik elde etmeye devam ediyorlar.
Peki devlet necidir?
Yapması gerekeni niye yapmıyor?
Üniversite sektörüne verilen teşvikler halen daha devam ediyor. Ama bunun yanında Milyar dolarlar kazanan bu efendiler vergi ödemiyor.
Neden?
Peki devlet bunlara halen daha neden teşvik veriyor?
Bunlara niye dur demiyor?
Aman bunun yanında iş memura, işçiye, dar gelirliye, özel sektöre ve özel sektör çalışanlarına geldi mi çatır çatır vergiler alınıyor.
Bu mudur adalet?
Maalesef burada adaletten bahsetmek mümkün değildir.
Burada adaletin a'sı dahi yoktur.
Fakir fukara vergi ödeyecek ama küçük azınlık durumunda olan birtakım zenginler ise hiç vergi ödemeyecek, üstelik de milyarlarca lira teşvik de alacaklar. Bu teşvik paralarını da devlet o fakir fukaradan kestiği vergiler ile onlara verecek. Onlarda zenginlik üstüne zenginlik yarışına girmiş olacaklar.
Böyle idare mi olur?
Böyle devlet mi olur?
Olmaz olsun böyle bir devlet!
Yazıklar olsun!