Reklamın kötüsü olmazmış...

Arif Alasya

Son günlerde yine gündemimize hiç önemli olmayacak bir olay yine reklam kampanyasına dönüştü.

Seçim öncesi ayni reklamlar adamı milletvekili yaptı.

Seçim sonrası yine gündemdeydi. Afrine sevgilerle bomba atarak kahraman oldu.

Epey zamandır suskundu. Sanki yeniden patlayacak bir kıvılcım arıyordu.

İşte o kıvılcımı Zeki Çeler Baf hava alanından gezi öncesi attığı bir selfi ile atmış oldu.

Her zaman yazdığım ve söylediğim gibi ben Bertan Zaroğlunu eleştirerek onu kahraman yamak istemem ama gerçekten  dayanamıyorum.

Yaptığı paylaşımlar gerçekten hiç yakışık olmuyor.

Ne demek sen bir milletvekili ve Bakana ‘’Sen kırıtarak gezerken’’ diyeceksin. Sende hiç mi adap yok. Yoksa sen çok mu kabadayısın?

Üstelik paylaşımlarını da erken unutuyorsun. Devirdiğin çamlar için özür bile dilemiyorsun. Halbuki özür dilemek da bir erdemdir.

21 Şubat 2018’de ADA TV’de bir programa katılıyor ve askerlik yaptınız mı sorusuna

‘’ Zaroğlu, “net olarak beni tanıyan herkes bilir ki Bertan Zaroğlu doğduğundan beri askerdir. Türk milletinin askeriyim ben. Yüce Türk milletinin askeriyim” diyerek 2010 yılında kaza geçirdiğini ve kazadan dolayı “askere elverişli değildir, barışta görev yapamaz, savaşta yapar” şeklinde rapor verildiğini ifade etmiştir’’

Yine ayni Bertan Zaroğlu 05.08.2018 tarihinde yaptığı paylaşımda da ayni soruya Zeki Çeler’e cevap verirken

‘’ Sen Doğu Akdeniz Üniversitesi kampüsünde kırıta kırıta gezerken,
Biz aynı kampüste PKK sempatizanları ile mücadele ediyorduk işte o günler de belimiz kırıldı ve askerlik yapamadık ‘’
Şimdi hangisi doğru bize sen sağa sola çamur atacağına çık adam gibi gerçeği söyle. Bu hareketlerinle hem seviyesiz hem de yalancı biri durumuna düşüyorsun.

Parti başkanın Arıklı tam bir kahraman seni korumak adına verdiği beyanat tam bir fiyasko. Ne diyor.

KKTC ye inanmayan ve maalesef bir talihsizlik sonucu bu ülkeye Bakan olan Sayın Zeki Çeler'in Baf Havaalanından uçuşu ve Milletvekilimiz Bertan Zaroğlu’nun Çeler'e yaptığı tatlı bir ironi sonrası başlayan tartışmalar maalesef tatsız bir noktaya gelmiştir.
İçimizdeki Irkçı-Faşist Rumcular, bu olayı bahane ederek Sayın Zaroğlu'nun askerlik ve vatandaşlık konusunu yeniden gündeme getirip ona hakaretler yağdırmaktadırlar.
Bu güruhu ve söylemlerini ciddiye alıp cevap vermeye dahi tenezzül etmiyoruz.
Yalnız onlara ve Bertan Zaroğlu'nun Milletvekilliğini halen daha hazmedemeyenlere bir sözümüz var; Milletvekilliği makamı Sayın Zaroğlu için ne ilk ne de son basamaktır. Vatandaş istediği için Sayın Zaroğlu bu ülkede Milletvekili olmuştur. Şayet bu vatandaş isterse yarın bakan, başbakan ve belki de cumhurbaşkanı olacaktır. Buna kendinizi alıştırın ve hazmedin..."

Bu paylaşımlar KKTC halkının bölmeye yöneliktir. Bir bombanın pimini çekmeye çalışıyorsunuz. Bölünmeden beslenip büyümenin peşindesiniz. ’’İçimizdeki Irkı-Faşist Rumcular’’ Ne demek. Kıbrıslıya yakıştırdığınız bu sıfatlardan hiç mi utanmıyorsun. Kendimizi alıştırmak ne demek.1974’den itibaren bölünmeden yaşayan bu toplumu bölmek teşebbüsü ile sarf edilen bu sözler hadsizliktir.

Reklamın kötüsü olmaz tabi ki oluşturmaya çalıştığınız tabanın saflarını sıklaştırmanın peşindesiniz.Biz de size alet oluyoruz.

Ancak yalanlarınıza ve hadsizliğinize dayanamıyoruz.