1 Nisan’da Sendikaların birlikte düzenlediği pahalılığa son mitingi ve sonrası Başbakanlı önünde devam eden eyleme karşı Pazartesi Balkanlar Kurulu toplanarak birtakım kararlar aldı.
Bu karaların içinde pahalılığa karşı herhangi bir tedbir ve ya önlem yok.
Kararlarda sadece sermayenin daha da güçlenmesi adına Devletten katkılar var.
Yani halk bizim umurumuzda değil, bizi yönetenler bizden ne isterse onu yaparız. Sizin istekleriniz vız gelir tırıs gider diyor Başbakan.
En çirkin tarafı da bize öneri sunmadan boşuna eylem yapıyorlar, bakın ekonomik örgütler bile toplantı yaptı taleplerini iletti biz de onlara 500 TL yardım kararı aldık diyor.
Halbuki 1 Nisan’da yapılan eyleme katılanların büyük bir kısmı seçimlerde UBP’ye oy veren vatandaşlar ve ya onları temsil eden sendikalardı. Onlara verdikleri cevap daha netti ‘’Siz oylarınızı verdiniz görevinizi yaptınız. Yeni bir seçime kadar size ihtiyacımız yok’’
Bütün bunlardan çıkaracağımız sonuç şudur;
Biz göstermelik hükümetiz, Bakanlar kurulunu dahi bizi Başbakan atamıyor. Biz bizi yönetenler bizden ne isterlerse onu yaparız. Yani siz eylemi/eylemleri yanlış adreste yapıyorsunuz muhatap biz değiliz.
Bir de aba altında sopa gösteriyor gücünüz oralarda eylem yapmaya yetmez. Oraları benim kapımım önü gibi açık değil. Bakın ben sadece çelik bariyer kurdum ama oraları insandan oluşan silahlı bariyer ile korunur yaklaşamazsınız.
Seçenek size kalmış ya yönetilmeyi kabul edeceksiniz ya da edeceksiniz.
Öyle seçimle falan bizi devirmeniz mümkün değil seçmen sayınız da buna yetmez Biz yönetilmeyi kabul edenlerin sayısı onlarla birlikte sizden çok fazlayız. Baktık yetmeyiz bol bol yeni oy yaratırız.
İşte Sucuoğlu’nun verdiği net mesajlar bunlardır.
Sonuç itibarı ile bu memleketi biz yönetmek ve federal biz çözüm içinde insanca yaşamak istiyorsak şapkalarımızı masanın üstüne koyarak, ayrıcalıklarımızı da bir kenara çekerek birlikte hareket etmeliyiz. Ya bu son sansı başarır ya da yok olur gideriz.