Toplumda depresyon!

Muhammet Gözay

Ne kadar sağlıklı besleniyoruz?

Ne kadar güvende sayılırız?

Yaşantımız düzgün ve de iyi gidiyor mu?

Geçimimiz yerinde mi?

Karnımız doyuyor mu?

Alım gücü yeterli mi herkesin?

Ve daha birçok önemli sorular vardır.

Bunlar toplumun analizi için çok önemlidir.

Evet, ne acıdır ki ülke insanın durumu pek de iç açıcı değildir.

Herkesin sağlığı bu yönde yıkılıyor.

Büyük bir çöküntü söz konusu oluyor.

Yani her şeyimiz olumsuz gidiyor.

Böyle giderse de hiç bir olumlu yanımız kalmayacaktır.

Bunlar yaşanan acı gerçekler, onları gözden uzak tutmamız ya da hasır altı etmemiz de mümkün değildir.

Çünkü bizi ilgilendirir tüm bunlar, insanı!

Avuç içi kadar bir yer burası ama başımıza gelmeyen de kalmıyor.

Çevre desenize felaket.

Yollar deseniz o da malum belli.

Can alıp gidiyor.

Gerek trafikte olsun, gerekse yağan yağışlar da!

Burada yaşamak âdeta bir mucize sayılır durumuna gelmiş oldu.

Yolda araçla gidersiniz, aniden önünüzde bir çukur ve kendinizi içerisine düşer bulursunuz.

Araçta ne amartisör kalır, ne de lastik.

Yollar güvenli değil, düzgün değil, hem candan hem de maldan olursunuz.

Çalıştığınız iş yerinde düzgün çalışma diye bir şey var ve siz ona uyarsınız ama uyumayanlar çıkar bu da ayrı bir sıkıntı ve dert olur. Tüm bunlar; sizi sıkar, boğar, uğraşır durursunuz ki düzeni sağlamak istersiniz, ama sizi duyan anlayan yok, doğru yola gelen yok. Buda sizi bitirir.

Hastaneye gidersiniz bir kalabalık insan, şifa almak için oradasınız ama nafile daha beter hasta olursunuz. 

İlaç var mı yok mu deseniz, varsa ucuz olanı bulursunuz ya da size bitti diyerek evin yolunu tutarsanız.

Okulda çocuğunuz eğitim almak için vardır, bir bakarsın çocuğunuz okula değil, dışarıya kötü olayların içine karışır. Ha de ayıkla pirincin taşını. Okul önlerine, hatta kantin içlerine kadar uyuşturucu giriyor. Bir bakarsınız çocuğunuz uyuşturucu bağımlısı oluyor. 

Bunlarda pandemiden önce yaşanmış acı gerçeklerdir. 

Bunları ülkeye getirenlere niye dur diyemiyorlar?

Evet. 

Ülkede uyuşturucu acayip çoğalmıştır. 

Gençler zehirleniyor.

Ve devlet önlem almıyor. 

Çocuğun okur, yüksek tahsili başlar, masraf artar, tabii ki para ister, kolay mı elde avuçta yok zaten, zar zor karın doyurmak durumu söz konusu, e peki ne olacak? Çocuk nasıl ne şekilde okuyacak? 

Ha de bul yol bulabilirsen.

Evin taksiti, kirası, bir de temel olan masraflar, aldığın maaşın zaten belli.

Yani karşılamak mümkün değildir. 

Peki ne olur insan bu durum karşısında?

Evet tüm bunların karşısında insan psikolojik olarak yıkılır. 

Depresyon olayını yaşamış olur. 

Kendini kaybetme olasılığı yaşamış olur doğal olarak. Dengesini kaybeden insanın ruh sağlığı yara almış olur. 

Evet ne acıdır ki bugün bunları yaşıyoruz toplum olarak. 

Toplum depresyon ilacına sürüklenmiş oldu. 

Ruh halimiz bu şekilde ilaçlar vasıtası ile kontrol altına alınıyor. Ciddi derecede tüketiliyor depresyon ilaçları. 

Giderek korkunç boyutta bir halk sağlığı  yaşanıyor.

Depresyon giderek artar boyuta geldiği zaman ki sorunlara çareler getirilmezse, kullanılan ilaçların bir fayda etmeyeceği aşikardır.

Peki ondan sonra ne olacağız?

Ne yapacağız? 

Bunları düşünen yok mu?

Evet.

Hükümet nerede?

Ne yapıyor?

Hükümet, ancakta koltuk keyfin de ve atama yapma derdinde!