Akıncı, meclis içerisinde bulunan siyasi parti başkanları ile görüştükten sonra hükümeti kurmak için görevi UBP Genel Başkanı Ersin Tatar'a verdi.
En az 10 günlük bir süre içerisinde hükümet kurma işlemi yapılmış olacaktır.
Büyük ortak UBP hükümet'i olacak bu.
Yani HP ile birlikte bir hükümet bu.
O ki Kudret hocanın bir kahve fincan dahi içmeyeceğim dediği bu parti ile kurulacak hükümet.
E, AK parti isteyecek de bu koalisyon kurulmayacak mı?
Öyle yağma yok.
Kuracaklar.
Her neyse.
Kurulduğu zaman ne olacak?
Çok yazdık bunları ama yine yazalım ve keşke bizim yazdıklarımız doğru çıkmasa da toplum kazanmış olsaydı.
Ama maalesef olmuyor işte.
Her ne söylemiş ise bu siyasiler, hükümet koltuğuna geldikleri zaman yerine getirmiyorlar, yapmıyorlar.
Yalan siyasetini her gelen bu şekilde yerine getirmiş oluyor.
Denedik hepsini de, gördük hepsini de.
Bir tek meclis dışında bulunan TKP-YG, BKP ve YKP hariç.
Meclis içerisindeki tüm partilerin muhalefet döneminde âdeta gabak kestiklerini hep gördük.
Hükümet oldukları gün bunlar birer birer ortaya çıkmış oldu.
15 aylık hükümet etme görevindeki aylar içerisinde aynı şekilde UBP'de gabak kesmiş oldu.
Şimdi ise hükümet olacak.
Peki hangi sorunlara nasıl çözümler bulmuş olacak?
Bunu da kurulduğu günden sonra yaklaşık 1 veya 2 ay bir süre zarfında görmüş olacağız.
Ortaya nasıl bir program ile çıkacaklar?
Bu program ne içerecek?
Ankara programı mı olacak?
Yani bir başka değişle yıkım paketleri mi olacak içerisinde?
Bunu da haziranın sonuna doğru toplum olarak görmüş olacağız.
Ha bir de şu var:
Bu hükümet olma işinde UBP'de şimdiden kavgalar başladı bile.
Kim, hangi bakanlığa yerleşecek, anlayan, anlamayan da bakanlık için adeta parti içerisinde kavga ediyorlar.
"Ben daha fazla oy aldım, ben bakan olurum, ben daha öncede vekil seçildim ve bu işte tecrübe sahibiyim" gibi bir kavga var içlerinde.
Birde özellikle de UBP içerisinde iki tarafın varlığı söz konusudur. Özgürgün'ün yolunda olanlar, bir de Tatar'ın yolunda olanlar.
Bu iki taraf, şimdiden bu kavgaya tutuşurlar bile.
O, onun adamını bakan yapacak, o, onun adamını.
Bir birilerini bu şekilde zorluyorlar.
Ha bir de şu vardır:
Müsteşarlık, müdürlük olma kavgası.
Ha Kudret'in partisinde bunlar yoktur.
Çünkü ilk başkan kudret olmuştur.
Yani Özgürgün gibi bir durum yoktur onların içerisinde. O yüzden onlar gayet rahat sayılırlar.
Şimdi bu durum karşısında bu koltuk makam kavgası içinde olan UBP ne yapacak?
Özgürgün tarafındakileri dışarıda mı bırakacak?
Bunu yaparsa bu parti tehlikeye düşmeyecek mi?
Yani Tatar'cı olmayanlar bunu hazmeder mi?
Bu hükümet'in kabine savaşı şimdiden başlamış oldu.
Bir de tam hükümet kurmaya gelinince seyredin cümbüşü.
Bakalım ne olacak .
Son olarak şunu her zaman yazdığım gibi yine bir kez daha yazıyorum.
Kuracakları bu hükümet ile topluma hizmet, güven, huzur sağlamış olmayacaklar.
Aldıkları Ankara emirleri ve protokolleri ile bir avuç kalan bu toplumun daha da bitmesini yerine getirmiş olacaklar.