Artık bu Ekonomik kalkınma paketi ve yardım söz ve cümlelerinden bıktım gına geldi.
Hangi siyasi parti Hükümete gelirse gelsin yeni gelin misali yenim dar yerim dar deyip vay protokol imzalanlmaıydı, imzalanmalıydı, vay para akışı başladıydı başlamalıydı diye diye özellikle dar gelirlilerin canına ot tıkıyorlar.
Gariptir ki kimsesi oturup kimin kime yardım ettiğini konuşamıyor bu ülkede. Bu tartışmayı açarsanız hemen Türkiye düşmanı ilan ediliyorsunuz.
Hâlbuki bu tartışmanın düşmanlıkla bir ilgisi yok. Bu temelde bir alış veriş meselesi.
Ben ne veriyorum karşılığında ne alıyorum.
Ben Kuzeydeki yönetimi ona veriyorum ve Kuzey üzerinden Türkiye’nin Akdeniz’deki çıkarlarını sağlamasını sağlıyorum.
Ben üretim yapmayarak kapılarımı Türkiye’nin mallarına açıyorum. Karşılığında da benden cüzi bile denilemeyecek miktarda o istediğini alıyor
%36 oranında denetimimizde bulunan Kuzeyde önemli bir alan TBK’ya bırakılmış.
1974 sonrası gelen nüfusa normlar dâhilinde İTEM Yasası ile koçan verilmiş.
İş gücü olarak buraya gelen vatandaşların karşısına kimlik kartı ile girişleri serbest bırakarak gerek kaçak(ki bu sayı azalarak değil artarak devam ediyor)gerekse çalışma izinli olarak ülkeye girişleri sağlanmıştır. Kaçak ve ya çalışma izni ile adaya gelenlerin kazançları KKTC ekonomisine değil TC ekonomisine dönmektedir. Ancak bu kişilere ve aileleri burada ise eğitim ve sağlık hizmetleri KKTC tarafından karşılanmaktadır.
KKTC Merkez bankasında biriken munzam karşılıklar TC’de değerlendirilmektedir.
KKTC’de Turizm’de %90 TC sermayesine aittir. Vergiden muaftır
KKTC’de Eğitimde ciddi bir pay sahibi yine TC sermayesidir. Vergiden muaftır.
Daha da bu listeyi uzatmak mümkün.
Bütün bu yazdıklarım üzerinde TC Ekonomisine aktarılanlar hiç da azımsanacak bir miktar değildir.
Kaba bir hesap yapacak olursak sadece kaçak ve çalışma izni ile adada bulunanların TC Ekonomisine yaptıkları katkı TC’nin bize gönderdiği yardımların üzerindedir. Kaldı ki bu bireylere verdiğimiz Eğitim ve sağlık katkıları neredeyse TC’nin bize yaptığı yardımların üzerine çıkmaktadır.
Diğer kalemler üzerinde TC Ekonomisine dönen miktarları ve KKTC Ekonomisinin kayıplarını hesaplama gereğini duymadım.
En önemlisi kullandığımız para birimi üzerinden KKTC ekonomisinin kayıplarını hiç kale almadım (Bence en büyük kalemlerden biri)
Sonuç olarak yıllardır İleri karakol olarak burada nöbet tutmuş Kıbrıs Türkü’ne bizden alınanları hiç hesaba katmayan ve bize besleme damgasını vuranlar ne kadar haklıdırlar? Bize onlar mı yarım ediyor yoksa biz mi onlara?
40 yıldır uygulanan Ekonomik ve kalkınma paketleri ile mi kalkınmışız?
Yeter artık ne yardımdan ne de paketlerden söz etmeyin.
Kendi kendimizi yönetmek için mücadele edin. Yoksa YOK OLACAĞIZ.