TKP, toplumuna hizmet etmeye devam edecek
18 Mart 1976 tarihinde seçime 3 ay kala kurulmuştu. Açık adı Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak belirlenmişti. Kısa adı da TKP.
O tarihlerde Türkiye'de "yasa dışı" olarak faaliyet gösteren Türkiye Komünist Partisi (TKP) vardı. Toplum olarak çok partili sisteme girmeye hazırlandığımız o dönemde kısa adı aynı olan iki parti olmuştu. bir Türkiye'de biri de Kıbrıs'ta.
Toplumcu Kurtuluş Partisi Kıbrıs Türk toplumu içinde sevildi ve güven duyuldu. 1976'da yapılan ilk seçimlerde ana muhalefet partisi oldu. TKP, en büyük yükselişi ikinci seçim olan 1981'de yaptı.
Yine ikinci parti konumundaydı ama birinci parti konumundaki UBP ile arasındaki oy farkı iyice daralmıştı. Meclise giren 3. parti konumundaki CTP ve 4. parti konumundaki DHP (Demokratik Halk Partisi) ile anlaşmış ve hükümet kuracak çoğunluğa ulaşmıştı.
O dönemde Türkiye'de 12 Eylül Askeri Cuntası işbaşındaydı. Kıbrıs'taki egemen güç Denktaş ve UBP Askeri Cunta'dan aldığı güçle TKP-CTP-DHP koalisyonunu engellemi başardı ve TKP yine muhalefette kaldı. TKP'nin 1981 seçimlerinde ortaya koyduğu seçim bildirgesi toplumun dikkatini çekmiş ve desteğini almıştı. Ancak o seçim kampanyasında TKP'nin seçim bildirgesi büyük saldırılara hedef olmuştu. "Kırmızı Kitap" denmişti TKP'nin seçim bildirgesine. Kısa adı olan TKP işaret edilerek Türkiye Komünist Partisi ile benzerliğine dikkat çekilmeye çalışılıyor ve gizli "komünist" olduğu iddiaları ileri sürülerek Türkiye'deki cuntaya mesaj gönderiliyordu. 1981 seçimlerinden sonra o dönemde Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı ünvanı kullanmakta olan Rauf Denktaş, "sol güçleniyor, tedbir almak lazım" diyerek TKP'ye karşı harekete geçimişti.
Türkiye ve Kıbrıs'taki egemen güçlerin işbirliği ile TKP'ye darbe üstüne darebe vuruldu ve 1986 seçimlerine gelindiğinde partinin oy oranı % 16 ya geriletildi. TKP, UBP ile 10 ay sürecek bir koalisyonla hükümete geldi ama Türkiye Başbakanı Özal'ın talimatıyla hükümetten uzaklaştırıldı.
TKP içinde yeniden toparlanma arayışları Mustafa Akıncı'nın Genel Başakanlığa getirilmesi sonucunu doğurdu. Ancak 12 yıl süren Akıncı yönetiminde de TKP 1986'da geriletildiği % 16 sınırını aşamadı. Akıncı döneminde ikinci kez UBP ile kurulan koalisyonla 2 buçuk yıl daha hükümet deneyimi yaşadı. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Denktaş - Eroğlu çekişmeleri nedeniyle ikinci kez hükümetten kovuldu.
TKP'ye yapılan operasyonlardan kazançlı çıkan parti CTP oldu. Bir zaman sonra TKP ile birbirine yakın oy gücüne ulaşan CTP daha sonra ikinci parti konumuna ulaştı. Denktaş'la uzlaşan CTP, Demokrat Parti ile koalisyona girerek iktidar ortağı oldu. Sonrasında da çok sayıda hükümetin büyük ortağı oldu.
TKP'de dağınıklık partinin nasıl toplanması gerektiği üzerinde yapılan tartışmalar yüzünden uzayıp gitti. Akıncı öncülüğündeki bir grup partinin kapatılmasında ısrar ederken diğerleri ona karşı çıkıyor, kitlenin TKP'ye olan ihtiyacının devam ettiği görüşünü savunuyordu.
Sonunda kapatılması düşüncesi üstünlük sağladı ve parti oy çokluğuyla2007'de kapatıldı. Yerine kurulan parti iki kez girdiği genel seçimlerde yüzde 8 oy oranının üzerien bile çıkamadı.
Toplumcu Kurtuluş Partisi 2016'da yeniden kuruldu. Kurulduğu günden itibaren kapatılması için çaba harcanan çevrelerin büyük saldırılarına uğradı. Kaydı engellenmek istendi. Başarılamayınca Genel Başkanı'nın üzerine gidildi. Konuşmasının yasaklanması istendi. Hatta seçimlere girmesinin engellenmesi için çabalar harcandı. TKP bu saldırıların tümünü göğüsledi ve iç biri sonuç vermedi.
TKP'nin siyasal yaşama dönmesinden rahatsız olanlar sadece kapatılmasını sağlayanlar değildi. TKP'yi kendine tehlikeli rakip gören CTP'de devredeydi.
Türkiye'den getirtilen sözde kamuoyu araştırma şirketi vasıtasıyla TKP'nin oy oranı sürekli düşük seviyelerde gösterilerek barajda kalmasını sağlamak için büyük paralar harcandı.
TKP bu saldırları da savuşturmayı başardı. Bugün hiç kimse TKP'nin oy oranının baraj altında olduğu iddiasını ileri süremez durumdadır. Pazar günü halk sandık başına gidiyor. Seçim sisteminde yapılan olumsuz düzenlemeler yüzünden seçim sonuçları Pazar akşamı belli olamasa da en geç Pazartesi belli olacak.
TKP bu seçimlerde ortaya koyduğu seçim bildirgesiyle, emekçi kitlelerden yana taraf olduğunu bir kez daha net biçimde gözler önüne serdi. TKP'nin ortaya koyduğu projeleri insanlarımız dinledi. Seçim sonuçları, halkçı projelerle seçmenin karşına çıkan TKP'nin halktan gördüğü ilgi ve desteği belirlemiş olacak.
Bu satırların yazarı olarak ben, emekçi kitlelerin TKP'yi bu seçimde hak ettiği yere koyacağını düşünüyorum. Ve şuna da inanıyorum ki, TKP, yarınlarda da Kıbrıs Türk toplumuna hizmet ve önderlik etmeye devam edecektir.
YAZIYA YORUM KAT