Farklı düşünceyi veya farklı bir takım şeyleri dile getirerek yazılan kitapları kendi evinizin kütüphane köşesinde bulundurmanız ve bunları okumanız suç mu sayılır?
Kitap okumak ve evinde bulundurmak nasıl suç teşkil edebilir ki?
Düşünceyi ortaya döken bir yazarın yazdıklarına bakmak ve okumak suç oluyor öyle mi?
Ne kadarda çağ dışı bir düşünce yaratılmış oluyor bu bölünmüş küçücük ülkemizde.
Ne korkak bir anlayış bu.
Fikirden korkan bir devlet var, öyle değil mi?
Burada devletine karşın silah kullanma yada terör yaratma diye bir şeyin söz konusu olmadığı bir gerçektir. Ama yok hayır denilerek kitap ve düşünce devlete karşın suç unsuru oluyor. 
Çağdaş ülkelerde ve de demokratik yapıda bulunan ülkelerde böyle bir şeyi asla görmek mümkün değildir. Ülkede her insanın özgürlüğü söz konusudur. Haklar ve de özellikle insan hakları herkesin en temel ve de vazgeçilmez hakları sayılır. Hiç bir devlet, kişiler üzerinde onun fikrine, okuma özgürlüğüne dokunamaz! Onu tutuklama yoluyla içeriye atamaz! Böyle bir hak yoktur devletin elinde! Çünkü insanların hakları uluslararası sözleşme gereği koruma altına alınmıştır. Diyeceksiniz o normal ülkelerde geçerlidir. Bunu bizde görmek mümkün değildir. 
Evet.
Kitabın yasağı kesinlikle olamaz! Ne tür yayın olsa da yine suç unsuru kesinlikle değildir. Ortada mademki devlete karşı herhangi bir faaliyet yoktur, o zaman suç diye bir şey olamaz.
Ama düşünce korkusu var.
Okumak korkusu var.
Yazmak korkusu var.
Silah onları korkutucu sayılmaz.
Kalem korkudur her zaman.
Kitap, düşünce, korku sayılır.
Hem de korkuların en büyüğü!
Bugün “yasadışı örgüte ait propaganda niteliği taşıyan kitaplar bulundurmak”, toplum tarafından gayet normal bir şeydir.
Kitap, dergi, broşür, suç mu olacak bir insanın evinde bulundurması?
Neye göre suç ey devlet, göster?
Yasak koymak nedir ki?
Neye göre yasak olur?
Okumanın yasağı mı olur?
Düşüncenin yasağı mı olur?
Var mı devletin elinde yasak olan her hangi kitap, dergi, yayın listesi?
Yoktur!
Yasal sayılmayan bir yanı yok iken yinede tutukluyor.
Böyle bir adalet, böyle bir hukuk mu olur?
Bu düpedüz bir hukuksuzluk sayılır.
Şimdi bakıyoruz da CTP'nin parti meclis üyesi bir kadını "terör üyesi" olarak göstermeye çalışıyorlar.
Yapılmak istenen ne?
Korku imparatorluğu mu yaratmak?
Bunu Türkiye'de başarıp da yerine getirmiş oldular. Ama bizim burada bu biraz zor olur. Burası Türkiye değildir ve de olamaz da!
Son zamanlarda birçok kişi, “yasaklı kitaplar, yayınlar” üzerinden polislik oluyor.
Başta belittik, neye göre yasak oluyor?
Devletin elinde yasak olan kitap, dergi, yayın var mı?
Yok!
O zaman yasağın ne ey devlet senin çıkar ve göster!
Türkiye de bu korku, gözdağı ve tutuklama imparatorluğu yaratılmıştır.
Ama bizim burada buna asla müsaade verilmemeli diyorum.
Kıbrıslı Türklere bu şekilde korku vermek, gözdağı ile onları sindirmek isteniyorsa, buna asla toplum olarak izin vememeliyiz!
Bizler burada her türlü kitabı, dergiyi, yayını okuyacağız.
Her türlü düşünceye de sahip olacağız. Çağdışı yöntemi değil, çağdaş düşünceye sahip kılınan yöntemi kabul edeceğiz.
Korkuyu değil, mücadeleyi göstereceğiz! Öyle değil mi ey Kıbrıs Türkü?