UBP seçimleri..
UBP yeni bir kurultaya hazırlanıyor.Muhtemelen genel seçim öncesi bu son kurultayları olacak.
Bu kez başkan adayı sayısı bundan önceki kurultaya göre daha az.Ancak ilçe ve parti meclisi seçimleri için geçmişten daha da fazla aday var.
Bu adayların fazla olması aday olanlar kaybetse bile olası bir UBP Hükumetinde gereken ilgiyi göreceklerindendir.Yeter ki siz UBP’li olun UBP birşeyler bulur size verir ve tatmin eder felsefesi zaten yıllardır hakim bir görüş.Arada küskünler olsa da bir şekilde onlar geri kazanılırlar.Hatta bunlar vekil bile olsalar farketmez .Ayının dönüp dolaşıp geleceği yer kükçü dükkanıdır derler.
Bundan önceki UBP kurultayında yine Hüseyin Özgürgün’den parti içi şikayetler vardı ve yedi başkan adayı yarışa katılmışlardı.Hatta ikinci tur için güçbirliği açıklayan adaylar vardı.Ancak sonuçta Hüseyin Özgürgün bütün rakiplerne karşı kazanmasını bildi.
Bu sonuçtan sonra önemli olan kaybetmiş hiçbir Başkan adayının partiye veya seçilen Başkana karşı düşmanca davranış içine girmemeleridir.Böylesi bir durum UBP dışındaki partilerde yaşandığında çok büyük bir ihtimalle parçalanmalar meydana gelir.Adaylar arasında ideolojik farklılaşmalar olmasa bile bu bölünme gerçekleşir Örnek BKP ve TDP böyle bölünmüşlerdir.CTP ise bölünmeden bölünmüş duruma düşmüştür.sadece kopmalar sınırlı kalmıştır.
UBP’deki bölünmemenin nedeni partililer arası nemalanma stratejisini en iyi uygulayabilen parti olmasıdır.Bakın diğer partiler Hükumete geldiklerinde kavga üst kademe yöneticilerinin atanmasından itibaren başlar ve parti hükumetten gidinceye kadar devam eder.Ama UBP bir yolunu bulur herkesi kavgasız gürültüsüz tatmin edere.Üstelik yasaların elvermesine da bakmaksızın bunları yapar.Örneğin orman arazilerinin yasaya aykırı olarak verilmesi da bu uygulamalara örnek gösterilebilir.
Şimdi yeni bir kurultay var .Dört Başkan adayı var.Üç aday sürekli KKTC genelinde üyeleri gezmek için büyük ir efor sarfederler.Mümkün olduğu kadar Radyo ve TV programlarına katılarak kendilerini anlatmaya çalışırlar.Bir aday ise herzamanki sessizliğini koruyarak yoluna devam eder.
Kişisel kanaatime göre UBP geleneğinde olduğu gibi ‘’Konuşmayan kazanır’’felsefesini uygulayan Hüseyin Özgürgün’ü yine önde görüyorum.Bana göre en yakın takipçisi da Ersin Tatar olarak görünüyor.Ben şahsen diğer iki adayın bu yarışın dışında kalacağını tahmin etmekteyim.Benimkisi sadece bireysel bir tahminden öteye geçmez.Yanılırsam da sadece gözlemlerimde yanılmış olurum.Hiçbir siyasi partinin içerisinde da yer almadığım için bu görüşüm sadece geçmiş deneyimlerime bağlıdır.Hiçbir UBP Başakan adayının ne yanındayım ne de karşısındayım.Sadece kişisel dostluk nedeniyle Ersin Tatar’ı daha fazla benimsediğimi yazmıştım.Ancak bu yazımda onu öne çıkarmak diye bir amacım yoktur sadece gözlemlerimi yazdım.
UBP Kurultayı sonrası muhtemel bir Hükumet değişikliği olabilir.Kısacası Seçilecek Başkan UBP’yi hem Hülumete hem de seçimlere hazırlayacak.Buna Cumhurbaşkanlığı seçimleri da dahil.
İçinde bulunduğumuz siyasal gelişim belli.Büyük bir devalüasyon ve arkasından gelecek iflaslar zaten şimdiden had safhaya varmış vatandaş şikayetleri her geçen gün Hükumetteki partileri zayıflatmaktadır.
Kurultay sonrası olası bir Hükumet değişikliği ve ya erken seçim kararının sonucu da şimdiden bellidir.Tarih tekerrürden ibarettir derler 2009’un tekrarı olacaktır.
Büyük boykotçular sandığa gitmeyecek. Hükumetteki dört partiden umudunu kesmişler da sandığı boykot edecek.Geriye ne kaldı sırtlarında çıkar küfesi ile bekleyen UBP'liler Yürüyün da korkmayın.
45 yılda hiç mi vatandaş için bir şeyler yapacak Hükumet gelmez bu ülkeye.Üstelik her umutlandığımız da daha da umudumuzu kaybediyoruz.Ne kadar enteresan UBP'liler bile UBP'den kurtulmak istedikleri halde bunu başaramayan partilerin olduğu bir ülke.
YAZIYA YORUM KAT