Vatandaş "açım" diye yafta asıyor boynuna!
Evet, bunu da görmüş oluyoruz ülkemiz Kıbrısın kuzeyinde...
Açım diyor vatandaş!
Ve boynunda yafta asılı!
Ne hale getirdiler insanları değil mi?
Yaşanası bir ülke halinde olmamız gerekirken, yaşanmaz bir ülke yaratmış oldular...
Ve halen daha geleceğe diyorlar...
Hangi gelecek bu?
Halkın geleceği mi?
Gelekecek mi bıraktılar?
Günlük yaşamını dahi sağlayamıyor insanlarımız...
Evet, insanlarımız ekmek derdinde...
Aç ve sefillik içinde...
Ve geleceğe uçuyoruz öyle mi?
Geleceğe ve aydınlığa uçanlar onlardır...
Yarınları İsviçre bankalarında!
Açıkça söylemleriyle halk ile dalga geçmiş oluyorlar...
Ülkenin hali ortada ve bu ülkeyi bu hale getirenler yine onlardır...
Bu aynı insanlar ve partileri seçime gidiyorlar...
Ne yüzle gidiyorlar?
Hangi hakla?
45 yıldır bu ülkeyi talan eden, vatandaşını da açlığa perişanlığa getirip de dayanan o Ulusal Birlik Partisi değil mi?
Kurulduğu günden gelsin her zaman sermayenin yanında olan ve sermayenin sesi ve nefesi olan bir parti değil miydi?
Hatta bu partinin içerisinde yer alan o patronlar, o mafya adamları, sözde iş insanı olarak yer almadılar mı?
Bu parti bu kişilerin partisidir...
Halkın partisi hiç bir zaman da olmadı...
Emekçileri her zaman ezip de geçen oldu...
Memuru, işçiyi, onların her türlü yasal olan haklarına saldıran bir parti oldu...
Her türlü sendikalar haklarına karşın Türkiye hükümetlerin hazırlayıp da gönderdiklerini yapmadılar mı?
Asgari ücretin yaşamı idame etmesi gereklidir diyen Anayasamızı dahi takmayıp da çiğneyen yine UBP değil mi?
Sefalet bir maaşı laik gören bu zihniyet, ne acıdır ki bugün halk düşmanlığını daha da artırmış durumdadır...
Buna da en acı örnek, vatandaşımızın nasılda boynuna astığı o yafta ile açıkça ortaya göstermiş olduğudur...
Vatandaş "açım" diyor "aç"!
Bunları yaratan UBP, çare ve yaşam bırakmayan UBP, halen daha halkına dokunmaya devam ediyor...
Yaptıkları zamlar karşısında insanlar bunalım yaşıyor...
Evine ekmek alamıyor...
Çocuğuna süt alamıyor...
Zamlar bir yandan, bir de dövizin yükselmesiyle piyasaya çok kötü bir şekilde pahalı hale gelmiştir...
Şimdi hiç bir kurtarıcı önlem yaratmayan UBP, sankide ülkede istikrarlı bir düzen yaratmışlar, sankide ekonomik bir refah düzeni getirdiler de, bir de seçimlere de gidiyorlar...
Neyi başarısı için oy istemeye çıkıyorlar? Açlığın sefaletin ardından bu halktan oy mu isteyecekler?
Bugün bu uçurumun sorumlusu UBP'dir!
Bugün kendilerinin yaşamlarını ve de geleceklerini koruyup da kurtardıkları gün gibi ortadadır!
Ve bugün halen daha halktan oy isteyecekler...
Seçilip de daha da bu toplumun tükenmesini bu şekilde yerine getirmiş olacaklar...
Kısacası onlar kendilerini, birkaç tüccarı, banka babalarını, üniversite patronlarını, mafyayı, kumar babalarını, sanal bet babalarını açıkça kollayan ve onların hükümetidir UBP!
Bunlardan kuruş vergi dahi almayarak bugün bu şekilde bir enkaz ve bataklık yaratmış oldular...
Bu bataklığı kurutacak olan bir parti vardır...
Evet, TKP o babalara dokunacak partidir... Halkına kurtulmanın yolunu açacak partidir... Yaratıkları bu halk düşmanlığına karşın TKP onlara gerekli dersi verecektir diyorum...
Halkın tercihi artık TKP'dir!
YAZIYA YORUM KAT